Fahr-i Kâinat’ın üstünlüğü

Sevgili Peygamberimizin hayatı bütün insanlar için rahmet olduğu gibi mematı, yani vefatı da rahmettir.
Bir hadîs-i şerif var.
Resul aleyhisselâm;
“Ey Eshabım! Benim hayatım sizin için nasıl rahmetse ölümüm de rahmettir. Dünyada müşküllerinizi çözer, şüphelerinizi gideririm” buyurmuştur.
Devamında;
“Vefatımdan sonra da haftada iki kere bana amelleriniz bildirilir. İyi amelleriniz için sevinir, dua ederim. Günahlarınız için de Rabbimden af dilerim” buyurdu.
Her Peygamberin dini vefatından sonra unutuldu.
Onun dini unutulmadı.
Günümüze kadar geldi.
Cenab-ı Hakk, bu dini kıyamete kadar bozulmaktan koruyacağını vadetti.
Her peygamber, Allah’ın rızasını istedi. Allahü teâlâ, Habibinin rızasını istedi.
Her peygamber, Allah’ın ismiyle yemin etti. Allahü teâlâ, Habibinin ismine yemin etti.
Hazret-i Mûsa gadaplı idi.
Sert mizaçlıydı.
Allahü teâlâ, Ona yumuşak olmasını emretti.
Ve bir vahiyde;
“Firavun’a yumuşak söyle!” buyurdu.
Peygamberimizse halimdi.
Son derece yumuşaktı.
Kimseye sert söylemezdi.
Allahü teâlâ, Onun sert olmasını istedi.
Ve kendisine;
“Ey Habibim! Kureyş kâfirlerine sert söyle” diye emretti.

Comments are closed.