Hüsâmeddîn Mültânî

Hüsâmeddîn Mültânî hazretleri, Hindistan’da yetişen evliyânın büyüklerindendir. Doğum târihi belli değildir. Nizâmüddîn-i Evliyâ’nın sohbetlerinde bulunarak yetişti. Hüsâmeddîn Mültânî hazretlerinin hocası Hâce Nizâmüddîn-i Evliyâ, bu yüksek talebesine bir nasîhatinde buyurdu ki:
“Evliyâlık yolunda bulunanların meşgûliyeti şu altı şeydir: 1) Nefsin arzularını kırıp, kötülüklerini yok etmek. 2) Devamlı abdestli bulunmak. 3) Çok oruç tutmak. 4) Söylediği bütün sözler doğru olmak. Hak teâlânın zikri olmayan sözü söylemeyip sükût etmek. 5) Kendisini, mânevî olarak terbiye edip yetiştiren hocasını düşünmek, ona bağlılığı devamlı artması ve devamlı olarak Allahü teâlâyı zikretmek. 6) Hak teâlâyı düşünmekten başka her hâtırayı, kalbe gelen düşünceyi söküp atmak…
İşin temeli kalbdir. Kalb, Allahü teâlâdan başkasına tutulmuş ise, yıkılmış demektir. Bir işe yaramaz. Niyet doğru olmadıkça, hayırlı işlerin, yardımların ve âdete uyarak yapılan ibâdetlerin, yalnız hiç faydası olmaz. Kalbin selâmet bulması da ve Allahü teâlâdan başka hiçbir şeye düşkün olmaması da lâzımdır… Hem, kalb selâmeti, hem de bedenin sâlih işler yapması, birlikte lâzımdır. Beden sâlih ameller yapmaksızın, kalbim selâmettedir, [kalbim temizdir, sen kalbe bak] demek bâtıldır, boştur. Kendini aldatmaktır. Bu dünyada, bedensiz ruh olmadığı gibi, beden ibâdet yapmadan ve günahlardan kaçınmadan, kalb, temiz olmaz. Zamanımızın birçok dinsizleri, sapıkları, ibâdet yapmayıp, kalblerinin selâmette olduğunu, hattâ keşif sahibi olduklarını söyleyip, saf Müslümanları aldatıyor. Allahü teâlâ, sevgili Peygamberinin sadakası olarak, hepimizi böyle sapıklara inanmaktan korusun! Âmîn…”

“DÜNYAYI TERK ET!..”
Hüsâmeddîn Mültânî, Hâce Nizâmüddîn-i Evliyâ’dan icâzet ve hilâfet almakla şereflendiği zaman, hocasından nasîhat etmesini istedi. O da üç defâ; “Dünyâyı terk, dünyâyı terk, dünyâyı terk” buyurdu. Sonra da; “Kırda bir yere gidip orada yalnız kalmayı tercih etme! Şehirde insanlar arasında bulun ki, senden istifâde etsinler ve insanlardan bir şey bekleme” dedi.
Bundan sonra Gücerât (Ahmedâbâd) beldesine giden Hüsâmeddîn Mültânî, orada insanlara doğru yolu göstermekle meşgûl olup, 1334 (H.735) senesinde bu şehirde vefât etti.

Comments are closed.