Sadreddîn Münâvî

Sadreddîn Münâvî rahmetullahi aleyh, hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 742 (m. 1342)’de Mısır’da doğdu. 803 (m. 1401)’de, Hakkâri yakınlarında Zap Suyu’nda boğularak vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Âişe vâlidemiz (radıyallahü anhâ) buyurdu ki: Resûlullahtan (sallallahü aleyhi ve sellem) işittim. Buyurdu ki; “Bir kimse, insanların kızacakları şeyde Allah’ın rızâsını ararsa, Allahü teâlâ onu, insanlardan geleceklerden korur. Bir kimse, Allahü teâlânın kızacağı şeyde, insanların rızâsını ararsa, Allahü teâlâ onun işini insanlara bırakır.”
Muâz bin Cebel (radıyallahü anh) rivâyet etti. Resûlullah buyurdu ki: “Kıyâmet gününde, ki o gün pişmanlık ve hasret günüdür. Allahü teâlâ oniki bölük olarak ümmetimi haşreder. Birinci bölük, elsiz ve ayaksız olarak kabirlerinde haşrolacaklardır. Bu zaman, Allahü teâlâ tarafından vazîfelendirilen bir münâdî seslenir ki; “Onlar komşularına eziyet ve sıkıntı verenlerdir. Tövbe etmeden ölmüşlerdir, içinde bulundukları durum, kendilerine verilmiş cezadır. Dönüş yerleri de Cehennemdir.”
“Birbirinizle münâsebeti kesmeyin; birbirinize arka çevirmeyin, düşmanlık etmeyin, hasedleşmeyin. Ey Allahın kulları kardeş olun.”
“Kader, tedbîr ile, sakınmakla değişmez. Fakat kabûl olan duâ, o belâ gelirken korur.”
“Kazâ-i mu’allakı, hiçbir şey değiştiremez. Yalnız duâ değişdirir ve ömrü, yalnız, ihsân, iyilik arttırır.”
“İbâdetlerin en kıymetlisi, evvel vaktinde kılınan namazdır.”
“İlim hazinedir. Anahtarı, sorup öğrenmektir.”
“Kadın, yanında bir mahremi olmadan hacca gidemez.”
“Eshâbım gökteki yıldızlar gibidir, hangisine uyarsanız hidâyet bulursunuz!”
“Evliyâ ol kimsedir ki, onlar görülünce, Allah hatırlanır.”
“Her şeyin hâsıl olduğu yer vardır. Takvânın elde edildiği yer, âriflerin kalbleridir.”
“Âlimin yüzüne bakmak ibâdettir.”
“Ümmetimin âlimlerine saygılı olunuz! Çünkü onlar, yeryüzünün yıldızlarıdır.”
“Allahın öyle kulları vardır ki, bir şey için yemîn etseler, Allah o şeyi yaratır.”
“Talebesi arasında âlim, ümmeti arasında peygamber gibidir.”
“Bir âlimin ölmesi, bir şehir halkının ölümünden daha büyük ziyandır.”
“Kur’ân-ı kerîmi hatmedenin duâsı kabûl olunur.”
“Kur’ân-ı kerîmi tecvide uygun okuyana, şehîd sevâbı verilir.”

Comments are closed.