Yalan söylemek

Sual: Yalan söylemenin dinimizdeki yeri nedir? CEVAP Yalan, günahların en çirkini, ayıpların en fenası, kalbleri karartan bütün kötülüklerin başıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Yalan, rızkı azaltır.) [Ebuşşeyh, İsfehani] (Yalan, nifak kapılarından biridir.) [İbni Adiy] (İman sahibi, her hataya düşebilir. Fakat, hainlik yapamaz ve yalan söyleyemez.) [İbni Ebi Şeybe, Bezzar] (Doğru…

Devamını oku

Vefa

Sual: Vefa nedir? CEVAP Vefa, sevgide devamlılık demektir. Vefa demek, ihtiyaç hâlinde ona yardım etmektir. Arkadaş, öldükten sonra, onun çoluk çocuğunu, yakınlarını sevmek, onlarla ilgiyi kesmemek de vefadandır. Müslüman vefakâr olur. Vefakâr olmanın, yani sırf Allah rızası için sevmenin mükafatı büyüktür. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kıyamette hiç bir himayenin bulunmadığı…

Devamını oku

Vaadinde durmak

Sual: Sözünden dönmenin dindeki yeri nedir? CEVAP Yerine getirmek niyetiyle söz vermek sevaptır. Verilen sözde durmak müstehaptır. Sözünde durmamak tenzihen mekruh olur. Kendisine söz verilen kimse, (Sen bana söz verdiğin için bu benim hakkımdır) demeye hakkı yoktur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Bir kimse, yapmak niyeti ile verdiği sözü tutamazsa günah…

Devamını oku

Uzun emel

Sual: Tul-i emelin [uzun emelin] dindeki yeri nedir? CEVAP Peygamber efendimiz, üç tane çubuk aldı. Birini önüne, birini de yanına dikti. Diğerini de uzaklara attı. Sonra, (Bu çubuk insan, yanındaki de eceli, uzaktaki ise emelidir. İnsan emellerinin peşinde koşar; fakat eceli onu yakalar, emeline ulaşamaz) buyurdu. Ölüm korkunç olduğu halde,…

Devamını oku

Tezellül

Sual: Tezellül nedir, birkaç örnek verir misiniz? CEVAP Tevazuunun aşırı miktarına tezellül denir. Bayağılık, kendini aşağı tutmak denir. Tezellül haramdır. Başka haramlarda olduğu gibi, bu da zaruret ile caiz olur. Dinini, canını, malını, ırzını korumak, zalimden kurtulmak, zarurettir. Böyle bir sıkıntı bulununca, kolaylık aramak, caiz olur. Kendinden aşağı olanlara karşı…

Devamını oku

Tevekkül

Sual: Tevekkülün dinimizdeki yeri nedir? CEVAP Tevekkül, dinimizin bildirdiği sebeplere yapıştıktan sonra neticeyi sebeplerden değil, sebepleri yaratandan beklemektir. (Bir işe başladığın zaman, Allahü teâlâya tevekkül et, Ona güven!) âyet-i kerimesi, tevekkül ile beraber azmederek çalışmak gerektiğini gösteriyor. (Al-i imran 159) Tevekkül, herhangi bir işin, dinen, örfen sebeplerine yapışarak gayret gösterip,…

Devamını oku