30 yıldır edilen tövbe!

Muteber kitaplarda buyuruluyor ki: “Ticarette adaletle hareket eden, kendi sermayesini kurtarmış olur. Fakat kâr, ihsan edenedir. Aklı olan, ahiret kârını kaçırmaz. İhsan, emredilmeyen iyiliği yapmaktır. Müşteri, piyasayı bilmediği için veya malı beğendiği için yahut bu mala fazla ihtiyacı olduğu için, çok kâr vermeye razı olsa bile çok kâr istememelidir! Yüksek fiyatla satıp, bir kimseyi aldatmamalıdır!
Sırri-yi Sekâti hazretleri, yüzde beşten ziyade kâr istemezdi. Bir kere, 60 altınlık badem içi almıştı. Badem fiyatı ansızın yükseldi. Sırri-yi Sekâti hazretleri, badem satmak için gelen tellâla dedi ki:
– Bademi 63 altına sat!
– Bugün bu kadar badem 90 altın ediyor.
– Ben yüzde beşten fazla kâr almam. Âdetimi ve kararımı değiştirmem.
– Ben de bir tellâl olarak, senin malını, rayiçten aşağı fiyatla satmam.
– Ben de salih bir satıcı olarak yüksek fiyatla satılmasına asla razı olmam.
Eskiden böyle ihsan sahibi esnaf çoktu…
Din büyükleri buyuruyor ki: “İhlâsın özü, kendi menfaatini düşünmeyip, din kardeşine faydalı olmaktır. Kendi menfaatini, din kardeşinin menfaatine tercih edenler büyük tehlikededir.”
Sırrı Sekati hazretleri bir gün sohbeti esnasında talebelerine şöyle dedi:
– Evlatlarım, 30 yıl önce söylediğim bir “elhamdülillah” sebebiyle, her gün tövbe istiğfar ediyorum!
Talebeler bu söze şaştılar ve;
-Efendim bu nasıl olur? diye sordular. O mübarek de şöyle anlattı:
-Dükkânımın bulunduğu çarşıda yangın çıkmış, bütün dükkanlar; terlikçiler, örücüler, elbiseciler neredeyse tamamen yanmış. Hadiseyi bana “Senin dükkana bir şey olmamış” diye bildirdiler. Ben de gayri ihtiyari “elhamdülillah” dedim… Sonra kendi kendime, “Din kardeşlerinin malı mülkü yansın, seninki kurtuldu diye sen hamd et, bu nasıl Müslümanlık!” diyerek çok üzüldüm, ağlayıp çok tövbe ettim. Dükkanları yanan din kardeşlerime benzemek için, bütün malları fakir fukaraya dağıttım. 30 yıldır da tövbe ediyorum, hâlâ vicdan azabından kurtulamadım. Vefat ettiğimde beni ıssız bir yere defnedin, korkarım ki toprak beni kabul etmez, dostlarım arasında utanırım!

Comments are closed.