Tunus’ta haksızlığa isyan!..

Tunus’ta yaşanan karışıklık işsizlik, sosyal adaletsizlik ve yolsuzluğa bir nevi isyandır. Özellikle gençlere yönelik devlet şiddeti bu insanları isyana sevk etti. Üniversite mezunu 26 yaşındaki bir gencin sebze tezgâhının alınması üzerine 17 Aralık 2010’da kendini yakması ile isyan patlak verdi.
Unutmayın büyük siyasi yangınlar bir kıvılcım ile başlar. Uluslararası teşkilatların “şiddet olaylarından endişe duyuyoruz” çağrıları artmıştır. Öğrencilerin de protestolara katılması üzerine okullar ve üniversiteler yeni bir emre kadar kapatılmıştır. İntihar eden işsiz genç sayısı 5’e çıkmıştır. Ölenlerin sayısı 106’ya yaklaşırken, polis cenaze kortejlerine ateş açmıştır. Başkent Tunus’ta bir grup sanatçının barışçı gösterisi de polis tarafından dağıtılmıştır.
Diplomalı genç işsizler sokağa dökülürken, Arapça rap müziği ile bazı ses sanatçıları da sokağa dökülmüştür. “Devrim müziği” ile “Dostum vazgeçme hakların için mücadele et. Vazgeçme, ışığı göreceksin…” mesajları verilmektedir. Güvenlik güçleri protesto yapan toplulukların üzerine ateş açmaktadır. Ülkede 1.4 milyon işsiz vardır…
Şu anda Tunus’taki isyanın bir lideri yoktur. Ülkede kaos, yağma, adi cinayetler devam etmektedir. Tunus’taki karışıklığın henüz istikameti meçhuldür. Ülkedeki hadiseler bütün Arap Dünyasındaki dikta iktidarları tehdit etmektedir. Bölgeye yayılma ihtimali vardır.
Dünya Atom Enerjisi Kurumu eski başkanı Baradey’e göre: “Mubarekediye bin Ali’nin sonu gelecek”tir. İran basınına göre sıra Mısır’dadır…
10 Erkek çocuklu bir ailenin tek kızı kuaför çırağı Leyla devlet başkanının eşi olunca, kardeşlerini ve akrabalarını haksız yoldan zengin etti. Mafya gibi çalışarak Tunus’taki şirketlerin büyük çoğunluğunu eline geçirdi. Zaten first lady Leyla’nın 1.5 ton altınla kaçtığı haberi yaygındır. Merkez Bankası Genel Müdürünün altınları Zeynel Abidin bin Ali’nin emri üzerine verdiğini itiraf etmiştir…

Comments are closed.