Secdede vefât etti

Dâvûd-i Tâî hazretleri vefât ettiği gece sabaha kadar Kur’ân-ı kerîm okudu, duâ etti, günahlarını düşünüp uzun uzun ağladı.
Sonra da kalktı.
Namaza durdu.
Bu namazında rükû ve secdelerinde çok uzun durdu. Son secdeye gittiğinde de çok uzun bekledi. Secdeden kalkmıyordu.
Annesi bunu fark etti.
Çok meraklandı.
Uzun müddet başını kaldırmadığını görünce yanına vardı ve rûhunu teslîm etmiş olduğunu gördü. O anda can kulağına bir ses geldi.
Durup dinledi.
Gâipten bir ses;
“Ey insanlar! Dâvûd, Allahın rahmetine kavuşmuş ve Allah ondan râzı olmuştur” diyordu.

KURTULDUM
O vefat ettiği gece birisi Onu rüyâsında görüp; “Nasılsın?” diye sordu.
O da cevâben;
“Zindandan kurtuldum” dedi.
O kimse sabah uyanıp, bu rüyâsını kendisine anlatmak için evine gittiğinde, vefât etmiş olduğunu öğrendi.

DUÂ ALAYIM
Bir gün Halîfe Hârûn Reşîd, Ebû Yûsuf hazretlerine; “Beni, Dâvûd’a götür. Öğüt nasîhat isteyip, duâsını alayım” dedi.
Evine vardılar.
Müsâfeha ettiler.
Hazret-i Dâvud Halifenin elini tutunca; “Ne nâzik el, Cehennemde yanmasa” buyurdu.
Halîfe duygulandı.
Ve nasîhat istedi.
O zaman; “Ey Halîfe! Allahın kullarına zulmetme ki, âhirette altından kalkamazsın” buyurdu.
Bunu işiten Hârun Reşid ağlayıp gözyaşı döktü.

Comments are closed.