İlk şaşkınlığımı o gün yaşadım

Benden dört gözle cevap bekleyen patronuma evet veya hayır diyebilmek için konuyu anneme açtım. Dedim ki:

-Anne sana çok önemli bir konuda danışacağım. 
Durumu anlattım. Annem çok şaşırdı. Sonra ortamı benim daha iyi bildiğimi söyleyip benim kararıma saygı göstereceğini söyledi. Tek üzüntüsü vardı. Annem yalnız kalacaktı… Dedim ki:
-Eğer evlenme gerçekleşirse bir müddet sonra seni de yanıma alırım. Oğlumu da… 
Bunun üzerine ertesi sabah, benden dört gözle haber bekleyen patronun odasına çıktım. Kılık kıyafetim, beden dilim zaten çok şeyi belli ediyordu. Patronum çok keyiflendi… Dedim ki:
-Evlilik teklifini kabul ediyorum. Ama bir şartla.
-Nedir söyle hemen…
-Beni annemden isteyeceksin. Dünür olacaksın yani… 
-Elbette öyle yapacağım. Güzel bir nikâh kıyacak ve güzel bir düğün yapacağım… 
-O zaman kabul…
Her şey birkaç gün içinde yıldırdım hızıyla gerçekleşti. Patronum bizim derme çatma evimize geldi. Annemden beni istedi. Annem bu derece kibar bir kimse beklemiyordu. Çok sevindi… Bize mutlu ve başarılı bir evlilik diledi…
O birkaç gün içinde masallardaki gibi yaşamaya başlamıştık. Zaten işe gidip gelme durumu kalmamıştı. Patron bizi gezdiriyor, yiyip içiyorduk. Evlendiğimizde kalacağımız daireyi bile gezdik… Dayalı döşeliydi. Hatta dedi ki:
-Eğer içerisinde beğenmediğiniz eşya, halı, perde vb. varsa değiştirebilirim. 
Beğenmemek ne kelime hayatımda ilk defa böyle güzel bir daire görüyordum… Hepsi çok güzeldi…
İş nikâh kıyılacak güne geldi… “Nikâhı evde kıyacağız” dedi. İlk şaşkınlığımı o gün yaşadım.
-Resmî nikâhımız olmayacak mı? 
Dedi ki: 
-Zaman içinde zaten onu da çözeriz… Şu an eşimle resmî olarak evli olduğum için bu mümkün değil. Kendisi de hasta. Bir de öz halamın kızı… Bu konuda beni bir müddet mazur görmeni rica ediyorum… Yoksa bana güvenmiyor musun?
Boynumu büküp bir şey demedim ama içim bir tuhaf oldu… Acaba ben sonu karanlık bir girdaba doğru mu sürükleniyordum? Bir taraftan da kendi kendime cevap yetiştiriyordum. “Sonu niye kötü olsun ki? Adamın niyeti ciddi olmasa niye bunca masraf yapsın ki?”
Bu öyle mahrem bir konuydu ki en yakınınla bile paylaşamıyordun.  İki gün içim içimi yedi… Sonunda yine duygularım sorularıma galip geldi… Bu istediğine de “peki” dedim… Ardından da ekledim:
-En kısa zamanda hem resmî nikâh olsun hem de annemle küçük oğlumu da yanıma almak istiyorum.
O da benim bu isteğime ses çıkartmadı… Ama nedense “evet” de dememişti… Sanki artık geri dönülmez bir yola girmiştik… Devamı yarın
> Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza  29 Ekim Caddesi,  34197  Yenibosna/İstanbul  Faks: (0212) 454 31 00

Comments are closed.