Ebü’l-Avn Celcûlî rahmetullahi aleyh, evliyânın büyüklerindendir. Aslen Gazzelidir. Filistin’de Celcûlya isimli köye yerleşti. 910 (m. 1504)’de Remle’de vefât etti. Vefatından kısa bir zaman evvel ölüm hallerinden şöyle anlattı:
Azrail aleyhisselâm Allahü teâlânın emriyle bir mü’minin rûhunu almak istediğinde, ağız tarafından yaklaşıp kulun rûhunu almak ister. O zaman zikir karşılar ve “Buradan giremezsin. Çünkü bu dil, ömür boyu Allahü teâlânın zikriyle meşgûl olmuştur” der. Azrail aleyhisselâm geri döner ve “Yâ Rabbî, kulun şöyle şöyle söylüyor” diye arz eder. Allahü teâlâ, “Başka tarafından git rûhunu al” buyurur. O zaman el tarafından yaklaşır, sadaka karşılar ve “Buradan giremezsin. Çünkü bu el, çok iyilik yaptı. Sadaka verdi. Başına mesh etti. Teyemmüm abdesti aldı. Kalemle İslâm bilgilerini yazdı. Kılıç tutup kafirlere karşı harb etti” der. Azrail aleyhisselâm ayak cihetinden gelir. O da “Buradan giremezsin. Çünkü bu ayaklar cemâate koştu, ilim öğrenmek ve öğretmek yolunda gidip geldi” der. Bu defa Azrâil aleyhisselâm kulak cihetinden yaklaşır. O da, “Buradan giremezsin, çünkü bu kulaklar Kur’ân-ı kerîm, ezân-ı Muhammedî dinledi” der. Azrail aleyhisselâm gözler cihetinden yaklaşır ve onlar da, “Buradan gelme. Çünkü bu gözler Kur’ân-ı kerîme, âlimlerin, ana-babanın, sâlihlerin yüzüne baktı” deyince, Azrail aleyhisselâm, “Yâ Rabbî, bu kulun neresinden rûhunu almak istedimse, böyle böyle söyler” diye arz edince, o zaman Allahü teâlâ buyurur ki:
“Ey Azrail, benim ismimi avucuna yaz, sonra git onu kulumun rûhuna göster.” Azrail aleyhisselâm buyurulanı yazıp, canı alınacak kulun yanına gelir. O yazıyı gösterdiğinde, Allahü teâlânın ismine olan muhabbetinden dolayı rûh cesedinden neş’e ve sürûrla ayrılır…
Şeytanın imânı çalmak istemesi: İnsan öleceği zaman çok susar. Yüreği yanıp tutuşarak dört yanına bakar. Bu hâldeyken, şeytan fırsat bulup îmânını çalmak için başının ucuna gelir. Elinde bir kadeh tutar, içinde buzlu su, hastanın başının ucunda o kadehi çalkalar. Hasta onu görür ve işitir. Eğer ölüm hastası imândan nasîbsiz biri ise, getir şundan içeyim der. O zaman şeytan çok sevinir. Yaklaşır ve “Âlemlerin yaratıcısı yoktur, İslâm dînine inanmıyorum de. Eğer böyle söylersen, sana bu şiddetli susuzluk hâlinde buz gibi su veririm. Yoksa ağlar feryâd edersin. Sıkıntılar içinde kalırsın” der. Eğer şakî ise, dilediği gibi söyler ve imansız gider. Allah korusun…