Filistinli âlim Takıyyüddîn Cerrâî

“Bir Müslüman helal kazanıp kimseye muhtaç olmaz ve komşularına, akrabasına yardım ederse, kıyamet günü, ayın ondördü gibi parlak, nurlu olacaktır.”
Takıyyüddîn Cerrâî hazretleri, Hanbelî fıkıh âlimlerindendir. Şeyh Ahmed Bedevî’nin soyundandır. 825 (m. 1422) yılında Filistin’­de Nablus şehrinin kasabalarından Cerrâa’da doğdu. İlk tahsilinden sonra Şam’a gitti, orada fıkıh ilminden icazet aldı. Hanbelî fıkhı üzerine ders ve fetva vermeye başladı, kadılık yaptı. 883 (m. 1478)’de orada vefat etti. Buyurdu ki:
Kendinin ve çoluk çocuğunun ihtiyâclarını helalden kazanmak, kimseye muhtaç kalmamak, cihad etmektir. Birçok ibâdetlerden daha sevaptır. Resûlullah Efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” bir sabah eshabı ile konuşurken, kuvvetli bir genç erkenden dükkanına doğru geçdi. Bazıları, erkenden dünyalık kazanmaya gideceğine, buraya gelip birkaç şey öğrenseydi iyi olurdu, deyince, Resûlullah Efendimiz, (Öyle söylemeyiniz! Eğer kimseye muhtaç olmamak ve ana, baba, çoluk çocuğunu da muhtaç etmemek için gidiyorsa, her adımı ibadettir. Eğer herkese öğünmek, keyif sürmek niyetinde ise, şeytanla beraberdir) buyurdu.
Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki: (Bir Müslüman helal kazanıp kimseye muhtaç olmaz ve komşularına, akrabasına yardım ederse, kıyamet günü, ayın ondördü gibi parlak, nurlu olacaktır), (Doğru olan tüccar, kıyamette sıddîklarla ve şehidlerle beraber olacaktır), (Allahü teâlâ, sanat sahibi mü’mini sever), (En helal şey, san’at sahibinin kazandığıdır), (Ticaret yapınız! Rızkın onda dokuzu ticarettedir), (Kendini başkasından sadaka istiyecek hâle düşüreni, Allahü teâlâ yetmiş şeye muhtâç eder.)
Ömer “radıyallahü anh”, (Çalışınız, kazanınız, Allahü teâlâ rızkımı çalışmadan gönderir, demeyiniz! Allahü teâlâ, gökten para yağdırmaz) ve (Alışveriş ederken, helal kazanırken can vermeyi, başka şekilde ölmekten daha çok severim) buyurdu. Lokman Hakîm oğluna nasihat verirken, (Çalış, kazan! Çalışmayıp, herkese muhtaç kalanların dini ve aklı noksân olur ve iyilik etmekten mahrum kalır ve herkesten hakaret görür) buyurdu. İmâm-ı Evzâî, İbrahim Edhem’i gördü ki, sırtında bir yığın odun götürüyor. Niçin bu kadar sıkıntı çekiyorsun? Kardeşlerin, seni hiçbir şeye muhtaç bırakmıyor, dedi. İbrahim Edhem buyurdu ki: Öyle söyleme, hadîs-i şerîfte (Helal kazanmak için sıkıntı çekenlere Cennet vacip olur) buyuruldu.

Comments are closed.