Kırımlı Âlim Kefevî Hüseyin Efendi

Kefevî Hüseyin Efendi Osmanlılar zamanında yetişen Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerinden olup, Kırım’da bulunan Kefe’de doğdu. 1010 (m. 1601)’da Mekke’de vefat etti. Memleketinde ve sonra İstanbul’a gelip ilim tahsil etti. 1007 (m. 1598) senesinde Mekke-i mükerremede vefât etti. Bir vaazında buyurdu ki:

Kıyas ve ictihad, İslamiyetin dört temelinden birisidir. Bizler buna uymaya emrolunduk. Evliyanın keşif ve ilhamlarına uymaya emrolunmadık. İlham yalnız sahibi için delildir, senettir. İctihad ise her Müslüman için hüccettir, senettir. Bunun için müctehid olan âlimlere uymak lazımdır. Dinin temellerini bu âlimlerin bildirdiklerine uygun olarak öğrenmelidir. Tasavvufçuların, bu âlimlerin bildirdiklerine uygun olmayan sözlerine ve işlerine uymamak lazımdır. Bununla beraber onlara iyi gözle bakarak dil uzatmamalı, açık olan yanlış manaları bırakıp doğru manalar çıkarmalıdır. Tasavvufçu olduğunu söyleyenler arasında, dünyada Allahü teâlâyı görüyoruz diyenler çıkmıştır. Hiçbir şeye benzemeyen Vâcib-ül-vücûdü gördüklerini söylüyorlar. Peygamberimizin miraç gecesinde bir kere kavuştuğu nimete biz her gün kavuşuyoruz diyorlar. Bu da yetişmiyormuş gibi Allahü teâlâ ile konuştuklarını bildiriyorlar. Allahü teâlâ böyle buyurdu diye birçok şeyler söylüyorlar. Düşmanlarına, Allahü teâlâ size şöyle böyle yapacağını bildirdi diyorlar. Sevdikleri kimselere de müjdeler veriyorlar.

Kimisi de, gecenin üçte ikisi veya dörtte üçü geçtikten sonra, Rabbim ile konuştum, çok şeyler sordum, cevaplarını aldım diyor. Cenâb-ı Hak ne kadar çok sabırlıdır ki, böyle iftiracılara çeşit çeşit azaplar yapmak için acele etmiyor ve bunları yok etmiyor. Allahü teâlânın ilmi çoktur, hilmi de çoktur. Kudreti büyüktür. Affı da büyüktür. Musa aleyhisselâmın kavmi, Allahü teâlâyı görmek istedikleri için yok edildiler. Hazret-i Mûsâ  Allahü teâlâyı görmek isteyince, A’râf sûresinin yüzkırkikinci âyetinde meâlen, (Sen beni elbette göremezsin) cevabını aldı. Aklı başından gitti. Bu isteğinden tövbe etti.

Peygamber Efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” bedeni ile Miraca çıktığı ve Allahü teâlâyı gördüğüne Kur’an-ı kerimde işaretler bulunduğu hâlde, âlimlerimiz arasında görmedi diyenler de vardır. Bu cahiller ise her gün gördüklerini sanıyorlar.

Comments are closed.