Ahmet Mekki Efendi (rahmetullahi aleyh) bir gün bir gence “Bu hayat hayaldir. Dün öldü, yarın belli değil, öyleyse bugünü değerlendir. Önce dinini öğren ve öğrendiğinle amel et” buyurdu.
Delikanlı sordu:
“Dinimi nereden öğreneyim efendim?”
Cevaben;
“Bir ehlisünnet âliminden. Öyle âlim yoksa o âlimlerin ilmihâl kitaplarından öğren. Bir İslâm âliminin kitabını okuyan, hem dinini doğru öğrenir, hem de ondan feyiz alıp kalbi temizlenir” dedi.
? ? ?
Bir gün de bazı dostları;
“Efendim! Kötü huylu olmanın alâmeti nedir?” diye sordular.
Cevaben;
“Başkasını kötülemektir. Gayrinin kötü huylu olduğundan bahsediyorsak bu, kendimizin kötü huylu olduğunun alâmetidir” dedi.
Sordular ki:
“Güzel ahlâk nedir efendim?”
“Güzel ahlâk, başkalarını iyi, kendimizi kötü bilmektir” dedi.
? ? ?
Bir sohbetinde de “Mümin olmanın alâmeti, güler yüzlü olmaktır” buyurdu.
Sordular ki:
“Herkese karşı mı efendim?”
Cevaben;
“Evet, herkese karşı… Müslümana çatık kaşlı olmak yakışmaz… Mümin olmanın alâmeti ‘güleryüz’ olduğu gibi, münâfık olmanın alâmeti de ‘çatık kaşlı’ olmaktır” dedi.