Tâbiînden Âmir bin Abdullah Anberî hazretleri, bir gün kâfile ile yolculuğa çıkmıştı ki, az sonra karşılarına korkunç bir arslan çıktı. Yolcular telâşlandılar. Bu zat arslana yaklaşıp sıkıca tutunca hayvan hareketsiz kaldı. Kervan gidip uzaklaşınca, serbest bıraktı.
EKSİLMEZDİ
Âmir bin Abdullah Anberî hazretleri kışın şiddetli soğuklarda abdest alacağı zaman soğuk olan su, sıcak olurdu. Ayrıca biri bir şey hediye ettiğinde alıp cebine koyar, karşılaştığı herkese verir, ama o şey hiç eksilmezdi.
O BİLSE KÂFİ
Bu mübârek zat, garibleri, özürlü ve delileri toplar, onlara yemek yedirir, ikrâmda bulunurdu.
Bâzı kimseler;
“Bunlar yemeği ve ikrâmı ne bilir?”dediklerinde;
“Allahü teâlânın bilmesi kâfidir” buyururdu.
AZIK YOK
Ölüm hastalığına tutulduğu zaman ağlamaya başladı.
Yakınları;
“Niçin ağlıyorsun, ölümden mi korkuyorsun?” dediler.
Cevâben;
“Benden daha çok ağlaması gereken kim vardır? Sonsuz bir yolculuğa çıkıyorum, ama azığım yok” buyurdu.
ALDIRMAM
Bu zat bir gün sevdiklerine;
“Kalbimde “Allah sevgisi” yerleştikten sonra başıma gelen şeylere hiç aldırmam. Bu muhabbet varken hiçbir şey umurumda olmaz” buyurdu…