Anam babam sana feda olsun!

Bera bin Azib (radıyallahü anh) anlatır:
“Resulullah Efendimiz; hicretin altıncı senesinde umre yapmak için bin dört yüz sahabiyle Mekke’ye gitti.
Müşrikler bırakmadılar.
‘Olmaz!’ dediler.
Ve mâni oldular.
Bunun üzerine Resulullah Efendimiz; onlarla, ertesi sene umre yapmak için ve üç gün kalmak şartıyla Hudeybiye’de bir andlaşma yaptı.
Metin hazırlandı.
Ali bin Ebi Talip, bu metnin başına ‘Bu andlaşma, Muhammed Resulullah ile Kureyş arasında akt olunmuştur’ diye yazdı.
Kureyş’in temsilcisi;
‘Öyle yazma!’ dedi.
Ve Efendimize dönüp ‘Biz, senin Resulullah olduğunu kabul etmiyoruz ki. Eğer bunu kabul etseydik seninle harbetmez ve Mekke’ye girmene mâni olmazdık. Ali’ye söyle, (Abdullah’ın oğlu Muhammed) diye yazsın!’ dedi.
Sahabe üzüldüler.
Efendimiz ona;
‘Beni yalanlasanız da Ben Resulullahım!’ buyurdu ve Hazret-i Ali’ye dönüp ‘Yâ Ali, Resulullah kelimesini sil. Onun yerine Muhammed bin Abdullah yaz!’ buyurdu.
Ali bin Ebi Talip;
‘Anam babam sana feda olsun yâ Resulallah! Onu silmeye elim varmıyor’ dedi.
Silmek istemedi.
Efendimiz, ‘Resulullah’ kelimesini mübarek parmağıyla kendileri sildiler. Böylece andlaşma yazılıp taraflarca imzalandı.”