Bilmiyorlar, bilseler yapmazlar

Peygamber Efendimizi bizzat Allahü teâlâ yetiştirdi. Nitekim kendisi “Beni Rabbim terbiye etti, yetiştirdi” buyurmuştur.
O, ömründe hiçbir mümine sert bakmamış, kötü söylememiştir.
Hatta kâfirlere bile…
Şöyle ki:
Ona inanmadılar.
Mekke’den sürdüler.
Hatta öldürmek istediler.
Yine de kızmazdı.
Onlar için en fazla “Bilmiyorlar, bilseler böyle yapmazlar” buyururdu.
Lisanında “yok” kelimesi yoktu.
Ondan bir şey isterlerdi.
O şey varsa, verirdi.
Yoksa, cevap vermezdi.
Yine de “yok” demezdi.
Onu sevmek, şereflerin en büyüğüdür.
? ? ?
Efendimiz (aleyhisselâm), bir gün yalnız başlarına bir yerde oturuyorlardı ki müşriklerden Nadr bin Haris Onu gördü.
Hemen kılıcını çekti.
Ve üzerine yürüdü.
Yaklaşınca birden durdu.
Kılıcını yana fırlattı.
Ve hızla geri kaçtı!
Ebu Cehil sordu:
“Yâ Nadr! Ne oldu sana?”
“Sorma, tam Muhammed’i öldürecektim ki ‘iki aslan’ peydah olup bana saldırdılar. Kaçmasaydım beni parçalayacaklardı!” dedi.
Ebu Cehil güldü.
Ve kaygısızca “Aldırmaa, bu da Onun bir sihridir işte” dedi.

Comments are closed.