Hammâd bin Seleme hazretleri anlatır: Köle satın alacak bir adam, kölenin sahibine sorar:
“Hiç kusuru var mı?”
“Söz taşıyıcıdır” dese de, o kimse bunu önemsemez.
Ve köleyi alır.
Bir gün bu köle, evin hanımına; “Kocan seni çok sevsin ister misin?” diye sorar.
Kadın cevâben;
“İsterim” der.
“Öyleyse o uyurken sakalının alt kısmından ustura ile birkaç kıl kes. Onlarla büyü yapayım, seni çok sevsin” der.
Sonra da ayrılır.
Efendisine gidip;
“Hanım seni sevmiyor. Hatta öldürmek istiyor. İnanmazsan bu gece uyur gibi yap, anlarsın” der.
Adam inanmaz.
Ama şüphelenir.
Ve o gece yatağına yatıp uyur gibi yapar. Hanımın elinde ustura ile geldiğini görür.
Fırlar yataktan.
Kadını öldürür.
Hanımın akrabâları da onu öldürürler. İki kabile birbirine girip helak olurlar.
BİR’E ON SEVAP
Âdem aleyhisselâm; “Yâ Rabbî! Beni ve evlâdımı şeytânın şerrinden muhâfaza et” diye duâ etti.
Hak teâlâ;
“Neslinden herkese bir melek veririm. O melek onu şeytanın şerrinden korur” buyurdu.
Âdem Nebî;
“Yâ Rabbî, ihsânını arttır” deyince; “Onların iyiliklerini bire on, kötülüklerini ise bire bir yazarım” buyurdu.
Âdem aleyhisselâm;
“Daha arttır” deyince;
“Rûhları bedenlerinde bulundukça tövbelerini kabûl ederim” buyurdu.