Hazret-i Ömer (radıyallahü anh) vefat edeceği vakitte, hilafeti Eshab içinden altı kişi arasında müşavere ettiler. O altı kişiden Sa’d bin Ebi Vakkas hazretleri orada yoktu.
Talha ile Zübeyr;
“Bizim hilafet ile işimiz yok. Biz halife olmak istemiyoruz” dediler.
***
Üç kişi kaldı.
Osman, Ali ve Abdurrahman. Hazret-i Abdurrahman; “Ben bu işi ikinize bıraktım” buyurdu.
Onlar da;
“Pekâlâ” dediler.
***
Hazret-i Abdurrahman üç gün müddetle halk arasında dolaşıp, gizli-âşikâr kimin halife olması gerektiğini araştırdı.
Nabız yokladı.
Şunu gördü ki:
Cümle halk, Hazret-i Osman tarafına meyillidir. Bunu öğrenip; “Ben Osman’ı seçtim!” buyurdu. Hazret-i Ali ve diğer Sahabe-i güzin de Hazret-i Osman’a biat edip, muhtemel bir fitneye mâni oldular.
***
Resulullah Efendimiz bir gün;
“Bütün Peygamberler, hayatlarında iken birer kimse ile övünmüşlerdir. Ben de Osman bin Affan ile övünürüm” buyurdu.
***
Bir gün de;
“Bütün melekler benimle iftihar eder, övünürler. Ben de Osman ile iftihar eder, övünürüm” buyurdu.
***
Bir defa da; “Her peygamber, eshabından birini refik edip, bir an yanından ayrılmaz. Ben de eshabımdan Osman’ı refik edinirim. Cennette bir an onsuz olmam” buyurdu.