(Dünden devam)
Hazret-i Sıddık şöyle anlattı:
“Rüyamda kıyamet kopmuş.
İnsanlar toplanmıştı.
Bazısı minberler üzerindeydi.
Yüzleri yaldız gibi parlardı.
Bir meleğe ‘Bunlar kimlerdir?’ dedim.
***
Melek cevaben ‘Peygamberlerdir. Muhammed aleyhissalatü vesselamı bekliyorlar. Zira şefaat dizgini Onun elindedir’ dedi.
Ben merak ettim.
Ve meleğe sordum:
‘Muhammed aleyhisselam nerededir?’
***
Melek ‘Arş’ın kenarındadır’ dedi.
‘Beni Onun huzuruna götür, ben Onun hizmetçisi ve arkadaşı Ebu Bekr-i Sıddık’ım’ dedim.
Melek beni aldı.
Onun huzurlarına götürdü.
***
Gördüm ki mübarek başı açık.
Sarığını Arş’ın önüne koymuş.
Sağ eli Arş’ın kenarında.
Sol eli cehennem kapısının halkasındaydı.
Dikkat ettim.
Dua ediyordu.
‘Yâ Rabbî! Ümmetime merhamet buyur. Ümmetim içinde ulema/âlimler var, veliler var, salihler/iyi insanlar var, mücahitler var, hacılar var’ diye yalvarırdı.
***
Bir ses işittim.
Hak teâlâ Ona ‘Yâ Muhammed! İtaat edenleri söyler, günahkârları söylemezsin. Fasıkları/günah işleyenleri, şarap içenleri, zalimleri, faiz yiyenleri, zina yapanları, kan dökücüleri söylemezsin’ buyurdu!..” (Devamı yarın)