Bütün alacaklıları çağır!

Cabir bin Abdullah (radıyallahü anh), bir ara çok borçlanmıştı.
Alacaklıları sıkıştırıyordu!
Ne yapacağını şaşırdı!…
Efendimize geldi ve huzuruna girip “Çok borçlandım yâ Resulallah, ödeyemiyorum!” diye arz etti.
Efendimiz sordular:
“Neyin var dünyalık?”
“Bir hurma bahçem var, onun da mahsulü bir öbektir yâ Resulallah, bütün borçlara yetmiyor!” dedi.
Buyurdular ki:
“Bütün alacaklıları çağır!”
O da gidip çağırdı…
Hepsi gelip toplandılar.
Efendimiz, her birine o öbekten ölçüp ölçüp verdiler. Tamamı ödendi borçların… Ama hurma öbeği hiç eksilmedi… Aynen duruyordu….
? ? ?
Efendimiz aleyhisselâm, bir gün mescid-i şerifte Eshabına namaz kıldırıyordu… Namaz dört rekâtlı idi, ancak ikinci rekâtta oturunca selâm verdiler.
Eshap merak etti…
Bir sahabi “yeni vahiy mi geldi yâ Resulallah?” dedi.
Efendimiz “hayır!” buyurdu.
O sahabi, “İkinci rekâtta selâm verdiniz de onun için sormuştum yâ Resulallah!” deyince, Efendimiz kalktılar ve namazı dörde tamamlayıp tekrar selâm verdiler.
Hazret-i Ebu Bekir;
“Efendimizin; o gün yanılıp da iki rekât kıldıkları o namazla, bütün ibâdetlerimi değişir, kârlı çıkarım” buyururdu.

Comments are closed.