Cennete girebilir miyim?

Hâce Muhammed hazretleri “rahmetullahi aleyh” Enes bin Mâlik hazretlerinden “radıyallahü anh” naklen şöyle anlatıyor:
Savaşa gidiyorduk.
Eshâbdan biri geldi.
Peygamberimize “aleyhissalâtü vesselâm”; “Yâ Resûlallah! Benim rengim siyah, yüzüm çirkin, hem de fakirim. Bu cenkte şehîd olursam Cennete girer miyim?” diye sordu.
Efendimiz cevaben;
“Girersin” buyurdu.
Ve savaş başladı.
O kimse koşarak en ön safa geçti. Düşmanla çok şiddetli şekilde çarpıştı ve şehîd oldu. Efendimiz “aleyhissalâtü vesselâm” bu sahâbînin başucuna gelerek; “Allahü teâlâ yüzünü güzelleştirdi. Kokunu hoş yaptı ve malını çoğalttı” buyurdu.

ÂHİRETTE VERİLECEK
Hazret-i Ömer “radıyallahü anh” anlatıyor: Resûlullahın yanına girmek için müsaade istedim. Hücre-i se’âdetlerine kabûl buyuruldum. Kaba bir kilim üzerine yatmışlardı.
Kilimse küçüktü.
Kâfi gelmiyordu.
Yâni mübârek vücûdlarının bir kısmı toprakta kalıyordu. Mübârek başlarının altında, hurma lifiyle doldurulmuş bir yastık vardı.
Selâm verdim.
Sonra oturup;
“Yâ Resûlallah! Sen Allahın peygamberi ve habîbi olduğun hâlde bu vaziyettesin. Halbuki Kisrâ ve Kayser, altın divanlarda ve ipek yataklarda yatıyorlar” dedim.
Beni dinlediler.
Ve cevap verip;
“Onlar bütün ni’metleri bu dünyâda tadıyorlar. Halbuki dünyâ ni’metleri çabuk biter. Bizim mükâfatımız âhırette verilecek ve sonsuz olup hiç bitmeyecektir” buyurdu.

Comments are closed.