Dizginlerin artık senin elinde!

Taha-yı Hakkâri hazretlerinin amcası Seyyid Abdullah; üstadı Halid-i Bağdadi hazretlerine bu yeğeninden bahsedip “İstidadı yüksektir” dedi.
O büyük veli de;
“Bir daha geldiğinde onu da getir” buyurdu…
Gelince bir görmede onun bir cevher olduğunu anladı… Ve “Abdülkâdir-i Geylani hazretlerinin kabrine git” buyurdu.
O da “başüstüne” dedi.
Ve geldi bu nurlu türbeye…
Abdülkâdir-i Geylani, kabrinden çıkıp “Ey oğlum, benim yolum büyükse de ehli kalmadı… Sen, Mevlana Halid’e git… O, bu zamanın en büyük âlimidir… Onun hizmetine gir” buyurdu
Emri almıştı dedesinden… Mevlânâ Halid hazretleri, seksen günde onu yetiştirip mutlak icazetini verdi…
Ve Berdesur’a gönderdi…
Atına bindirmek için geldi ve tuttu üzengisini… Seyyid Taha “Estağfirullah!” dedi ve geri çekti kendini.
Binmedi ata…
Lâkin hocası;
“Haydi bin… Bir zamanlar dağdan taş toplatıp dergâha taşıttım… Zor işlerle yordum sizi… Şimdiyse severek tutuyorum üzenginizi” buyurdu.
“Peki efendim” dedi.
Üzengiye basıp bindi ata… Mevlana Halid hazretleri, atının dizginini tuttu ve bir müddet yanında yürüdü…
Sonra dizginleri ona verip “Dizginlerin artık senin elinde… Allah yardımcın olsun… Ona güven, Ona sığın!” buyurdu.

Comments are closed.