Asr-ı saadette, iki gözü de görmeyen bir kimse vardı…
Onu Resulullah’a getirdiler.
Efendimiz, mübarek tükürüğünden o kimsenin gözlerine sürünce körlük gitti ve görmeye başladı.
Yaşı seksen oldu.
O hâlâ görüyordu…
Hatta iğneye iplik geçiriyordu.
? ? ?
Bir sahabi anlatıyor:
“Ben küçüktüm… Üstüme ‘kaynar su’ döküldü ve vücudum yandı! Babam, Resulullah’a götürdü beni. Efendimiz, mübarek tükürüğünden alıp yanan yerlere sürdü ve dua buyurdu…
Tesiri ânında görüldü.
Ve o yanıklar iyi oldu.”
? ? ?
Bir gün de iki gözü âmâ bir kimse Efendimize gelip “Yâ Resulallah! Dua et; gözlerim açılsın” diye arz etti.
Efendimiz buyurdu ki:
“Kusursuz bir abdest al, sonra ‘Yâ Rabbî! Sana yalvarıyorum. Sevgili Peygamberin Muhammed aleyhisselâmı araya koyarak senden istiyorum… Ey çok sevdiğim Peygamberim Muhammed aleyhisselâm! Seni vesile ederek Rabbime yalvarıyorum… Senin hatırın için kabul etmesini istiyorum. Yâ Rabbî! Bu yüce Peygamberi bana şefaatcı eyle. Onun hürmetine duamı kabul et’ duasını oku” buyurdu.
O kişi “başüstüne” dedi.
Ve böyle dua edince iki gözü ânında açıldı!