Ey Müslümanlar buraya geliniz!

(Dünden devam)
Hazret-i Abbâs (radıyallahü anh) Huneyn gazâsında da Peygamber Efendimiz’in yanından ayrılmadı. İslâm ordusu, sabah gün ışımadan bir vâdiden aşağı iniyorlardı.
Düşman önce gelmişti.
Ve pusu kurmuşlardı.
Müslümânlar tam oraya geldiklerinde, dört yandan saldırdılar.
Bir karışıklık oldu.
Dost düşman karıştı.
Hazret-i Abbâs, Hazret-i Ebû Bekr ve birkaç sahâbî, ölmeyi göze alıp, Peygamberimiz’in yanından ayrılmadılar.
Çoğu eshâb dağıldı.
Ve gerilediler.
Bu, istemeden oldu.
Efendimiz gerilemedi.
Bir adım geri gitmedi.
Katırını düşman üzerine sürerken Hazret-i Abbâs katırının dizginini, Hazret-i Süfyân bin Hâris de üzengisini tutup, hızını kesmeye çalıştılar.
“EY MEDÎNELİLER!”
Server-i Âlem;
“Yâ Abbâs! Sen Müslümanlara ‘Ey Medîneliler! Ey Semüre ağacının altında bîat eden sahâbîler!’ diyerek seslen” buyurdu.
Abbâs iri yapılıydı.
Çok heybetliydi.
Ve sesi gür idi.
Bütün gücüyle seslendi.
Eshâb-ı kirâm işittiler.
Kendilerine geldiler.
Ve; “Biz ne yapıyoruz?” deyip, Resûlullahın yanına koştular.
Hattâ ürken hayvanlarını geri döndüremeyip, kendilerini yere atmak zorunda kaldılar. Düşman askerinin çoğu öldürüldü. Bir kısmı da esîr alındı. (Devamı yarın)

Comments are closed.