“Ümmetimin ümmetime en merhametlisi Ebû Bekir’dir. Allahü teâlânın emirlerinde ümmetimin en şiddetlisi Ömer’dir.”
Bâkî bin Mahled hazretleri Endülüs’te (İspanya) yetişmiş olan hadis âlimlerindendir. Müsned kitabı ile meşhurdur. 201’de (817) Kurtuba’da (Cordoba) doğdu. Mısır, Mekke, Medine, Basra ve Bağdat’ta ilim tahsil etti. Bilhassa Ahmed bin Hanbel’den hadis ve fıkıh öğrendi ve Endülüs’e döndü. 276 (m. 889)’da hacca gittiğinde Mekke’de vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
Abdürrahmân bin Avf “radıyallahü anh” rivayet eder: Resûlullah efendimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” buyurdular ki: (Muhakkak Ebû Bekir cennettedir. Ömer cennettedir. Osman cennettedir. Ali cennettedir. Sa’d bin Ebî Vakkâs cennettedir. Sa’îd bin Zeyd cennettedir. Ebû Ubeyde bin Cerrâh cennettedir.)
Enes “radıyallahü anh” rivayet eder: Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri buyurdular ki: (Ümmetimin ümmetime en merhametlisi Ebû Bekir’dir. Allahü teâlânın emirlerinde ümmetimin en şiddetlisi Ömer’dir. Hayâ yönünden en sâdıkı Osman’dır. En güzel mizaçlısı, Zeyd bin Sâbit’tir. En iyi okuyan Ebû Zer’dir. Helali haramı en iyi bilen Mu’âz bin Cebel’dir. Her ümmet içinde bir emîn vardır. Bu ümmetin emîni Ebû Ubeyde bin Cerrâh’tır.)
Zübeyr “radıyallahü teâlâ anh” rivayet eder: Uhud günü, Resûlullah efendimizin üzerinde iki zırh vardı. Kaya üzerine çıkmak istedi, çıkamadı. Talha “radıyallahü anh” sırtına alıp kayaya çıkardı. Zübeyr der ki: Ben işittim, Resûlullah efendimiz buyurdular ki: (Talha vâcib kıldı.) Kâdî der ki: Bu hadîs-i şerîfin manası, (Talha yaptığı iş sebebi ile Cenneti kendine vâcib kıldı) demektir.
Câbir “radıyallahü teâlâ anh” rivayet eder: Resûlullah efendimiz, Talha bin Ubeydullah’a “radıyallahü anh” nazar etti ve buyurdular ki: (Yeryüzünde yürüyen bir şehide bakmakla mesrur olmak isteyen Talha bin Ubeydullah’a baksın!)
Ali “radıyallahü teâlâ anh” rivayet eder: Benim kulağım, Resûlullah efendimizin mübarek ağzından işitti, buyurdular ki: (Talha ve Zübeyr cennette dolaşırlar!)
Sa’d bin Ebî Vakkâs “radıyallahü anh” rivayet eder: Efendimiz Uhud günü benim hakkımda buyurdular ki: (Yâ Rabbî! Attığını isabet ettir, duasını kabul et!) Yine Sa’d rivayet eder: Efendimiz buyurdular ki: (Yâ Rabbî! Sa’d sana dua ettiği zaman kabul et!) Câbir “radıyallahü teâlâ anh” rivayet eder: Sa’d “radıyallahü anh” Resûlullah efendimiz ile karşılaştı. Buyurdu ki: (Bu benim dayımdır!)