Her din, önceki dini neshetmiş midir?

İnsanların ve cinnin hepsinin Peygamberi Muhammed aleyhisselam, bütün âlemlere Peygamber olarak gönderildi.

Sual: Gönderilen her peygamber, kendinden önce gelen peygamberin dinini yürürlükten kaldırıyor mu idi? Mesela hazret-i İsa’nın gelmesi ile, hazret-i Musa’nın dini yürürlükten kalkmış mı idi?
Cevap: Peygamberlerden Hûd aleyhisselam Âd kavmine; Salih aleyhisselam Semud kavmine gönderildiği gibi, Musa aleyhisselam da Benî İsrail’e gönderilmiştir. Yuşa, Harun, Davut, Süleyman, Zekeriya ve Yahya aleyhimüsselam da, yine Benî İsrail’e gönderilmiştir. Fakat, bunların ayrı dinleri olmayıp, Benî İsrail’i, Mûsâ aleyhisselamın dinine davet etmişlerdi. Davut aleyhisselama Zebur kitabı inmiş ise de, Zebur’da yeni hükümler, emirle, ibadetler yoktu, vaaz ve nasihatlerle dolu idi. Bunun için, Tevrat’ı neshetmedi, yürürlükten kaldırmadı, hatta, onu kuvvetlendirdi. Bunun için, Mûsâ aleyhisselamın dini, İsa aleyhisselam zamanına kadar devam etti. İsa aleyhisselam gelince, bunun dini, Mûsâ aleyhisselamın dinini neshetti, Tevrat’ın hükmü kalmadı ve bundan sonra, Mûsâ aleyhisselamın dinine uymak caiz olmayıp, ta Muhammed aleyhisselamın dini gelinceye kadar, İsa aleyhisselamın dinine uymak lazım oldu. Fakat, Benî İsrail’in çoğu, İsa aleyhisselama iman etmeyip, Tevrat’a uymak için inat etti. İşte Yahudilik, Musevilik ile Nasaralık yani İsevilik böylece ayrıldı.
İsa aleyhisselama iman edenlere Nasara denildi. Bugün, Hristiyan deniliyor. İsa aleyhisselama iman etmeyip de, dalâlette kalanlara Yahudi denildi. Yahudiler, hâlâ Mûsâ aleyhisselamın dinine uyup, Tevrat ve Zebur okuyoruz diyor. Nasara da, İsa aleyhisselamın dinine uyup, İncil okuyoruz diyor. Halbuki, iki cihanın seyidi, insanların ve cinnin hepsinin Peygamberi Muhammed aleyhisselam, bütün âlemlere Peygamber olarak gönderildi ve dini ki, Dîn-i islamdır, bütün dinleri neshetti. Bu dinin hükmü kıyamete kadar süreceğinden, dünyanın hiçbir yerinde, Onun dininden başka bir dinde bulunmak caiz olmadı. Ondan sonra, hiç Peygamber gelmeyecektir.
***
Sual: Başım için veya oğlumun, kızımın başı için diyerek yemin etmekte, dinimiz açısından bir mahzur var mıdır?
Cevap: Bir kimse, oğlumun, babamın başı veya başım için diyerek yemin etse, mesela vallahi oğlumun başı için diyerek yemin etse, bu kimsenin imanının gitmesinden korkulur.

Comments are closed.