İbn-i Ebî Meryem

İbn-i Ebî Meryem hazretleri, tefsîr, kırâat, lügat ve nahiv âlimlerindendir. Doğum târihi belli değildir. İran’da Şîrâz’da yaşadı. 565 (m. 1169) senesinde hayatta idi. Vefât târihi kesin olarak bilinememektedir. Tefsirinde buyuruyor ki:
Mâide sûresinin, (Kendinize bakınız. Kendiniz doğru yolda oldukça, başkalarının sapıtması size zarar vermez!) meâlindeki yüzsekizinci âyet-i kerimesinin mânasını Resûlullahdan sordular. Cevabında, (İslâmiyetin emirlerini bildiriniz ve yasak ettiklerini anlatınız! Bir kimse ucb eder, sizi dinlemezse, kendi hâlinizi ıslâh ediniz) buyurdu. Ucb, yaptığı ibâdetleri, iyilikleri beğenerek, bunlarla övünmektir. Yaptığı ibâdetlerin, iyiliklerin kıymetini bilerek, bunların elden gitmesini düşünerek korkmak, üzülmek ucb olmaz. Yâhut, bunların Allahü teâlâdan gelen nîmetler olduğunu düşünerek, sevinmek de, ucb olmaz. Bunların Allahü teâlâdan gelen nîmetler olduğunu düşünmeyerek kendi yaptığını, kazandığını sanarak sevinmek, kendini beğenmek, ucb olur. Ucbun zıddına (minnet) denir. Minnet, nîmete kendi eliyle, kendi çalışmasıyla kavuşmadığını, Allahü teâlânın lütfu ve ihsânı olduğunu düşünmektir. Böyle düşünmek, ucb tehlikesi olduğu zaman farz olur. Diğer zamanlarda ise müstehabdır. İnsanı ucba sürükleyen sebeplerin başında cehâlet ve gaflet gelmektedir. Bu ucbdan kurtulmak için, her şeyin Allahü teâlânın dilemesi ile ve yaratması ile meydana geldiğini ve akıl, ilim, ibâdet etmek, mâl ve mevki gibi kıymetli nîmetlerin, Allahü teâlânın lutfü ve ihsânı olduklarını düşünmek lâzımdır. (Ni’met), insana faydalı olan, tatlı gelen şey demektir. Bütün nîmetleri gönderen Allahü teâlâdır. Ondan başka yaratıcı ve gönderici yoktur. Eshâb-ı kirâmdan bazıları, Huneyn gazâsında, askerin çokluğunu görerek, artık biz hiç mağlup olmayız, dedi. Bu sözler Resûlullahın mübârek kulağına gelince, üzüldü. Bunun için, harbin başlangıcında nusret-i ilâhî yetişmeyip, mağlubiyet başladı. Sonra, Cenâb-ı Hak merhamet ederek, zafer nasip eyledi…
Ucbun zararları, âfetleri çoktur: Kibre sebep olur. Günahları unutmaya sebep olur. Günah kalbi karartır. Günahlarını düşünen kimse, ibâdetlerini büyük görmez. İbâdet yapmanın da, Allahü teâlânın lütfu, ihsânı olduğunu düşünür. Ucb sahibi, Allahü teâlânın mekrini ve azâbını da unutur. Başkalarından istifâde etmekten mahrum kalır. Kimse ile meşveret etmez, danışmaz…

Comments are closed.