Sevgili okuyucularımız, 11 ayın Sultanını yüzümüzün akıyla tamamlayıp bayram vuslatına erdik çok şükür. Ramazan boyunca elimizden geldiğince bu sayfadan oruç tutarken rahat etmeniz için yardımcı çalıştım. Ancak şimdi iş değişti, artık bayramdayız! Yalnız ‘mide bayramınız’ kâbusa dönüşmesin. Bayramda ve sonrasında oruçtan çıkmanın da verdiği psikolojiyle sağlığınızı bozup başta mide-bağırsak rahatsızlıkları olmak üzere kalp ve damarlarımızı riske atmayın.
Hayatımız boyunca daima sağlıklı, zinde ve dinamik kalabilmenin temel formülü; her durumda daima sağlıklı ve dengeli beslenmedir. Ramazan Bayramında yeme özgürlüğüne kavuşmuş olmanın sevinci ile normalden fazla gıda almak hem midemize yük hem de birçok hastalığa davetiye çıkartır.
Bayramda normal 3 öğün yeme düzenine geçildiğinden daha fazla yerine sağlıklı ve dengeli beslenmek en doğrusudur. Bir ay boyunca oruç tutmanın verdiği gün boyu açlığın hıncını ve boşluğunu, çoğumuzun iftarda yaptığı gibi ‘nasılsa oruç bitti şimdi yeme zamanı’ diyerek midelerimize yüklenmemeliyiz. En iyisi mi siz ne olur ne olmaz tedbiri elden bırakmayın. Bayram süresince ve sonrasında yavaş yavaş midenizi alıştırarak normal beslenme düzeninize geçebilirsiniz.
ÇOCUK LEBLEBİ GİBİ ŞEKERİ?TÜKETMESİN
Bayramlarda küçükleri sevindirmek için bol bol şeker dağıtılır. İyi güzel de bu şekerler stoklanmıyor ki; direk mideye indiriliyor… Aşırı çikolata ve tatlı tüketimi çocuklarda ishal ve kusmaya sebep olabilir. Çocukların bu yiyeceklerden mümkün olduğu kadar uzak durmaları sağlanmalıdır. Bunların yerine meyve, süt ve süt mamullerine yönlendirilmeli. Böylece hem ileri yaşlarda sağlıklı, zinde ve dinamik olmaları, hem de bayramı daha güzel geçirmiş olmaları sağlanmış olur.
Bayram ve sonrasında beslenme nasıl olmalı?
> Güne hafif bir kahvaltı ile başlayın
> Yemeklerde çorba, zeytinyağlı sebze yemekleri ve yeşilliği bol salataları bulundurun
> Haftada 1-2 defa ızgara veya buğulama balık tüketin
> Gıdaları iyi çiğneyip, yavaş yavaş ve azar azar tüketin
> Sindirim sistemi rahatsızlıklarına karşı bol su, ayran ile sebze ve meyve tüketin
> İkram edilen tatlı ve çikolatayı tadımlık alın
> Hamurlu, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlıları tercih edin
> Şeker, kalp ve yüksek tansiyon hastaları ile kronik hastalar, perhizlerine bayramda da devam etmeli
> Kahveden uzak durmaya çalışın, siyah çay da günde 3 fincanı geçmesin
> Bunların yerine bitki çayları tercih edilmeli
> Yağlı, tuzlu şekerli, hamurlu gıdalardan, kızartmalardan, sindirimi zor olan besinlerden uzak durun
> Ayrıca bu günlerde çok çeşit tüketeceğimizden ağız ve diş sağlığına dikkat edelim!
Bayram günlerinde mideye aşırı yüklenmek kilo aldırır!
Bayramda tatlı, şeker, çikolata, ağır hamur işleri ve diğer ikramların tadımlıktan fazla yenmesi başta hazımsızlık, karın ağrısı ve ishal gibi sağlık sıkıntılarının ortaya çıkmasına yol açar. Şeker, kalp-damar, ve karaciğer hastalarının mevcut durumları ise daha da kötüleşir. Allah korusun kalp krizi ve felç gibi hayati olumsuz etkileyen durumlara zemin hazırlar. Bu tür ikramların muhtevalarındaki yoğun şeker ile kalori alımını artırarak kilolara da sebep olur. Bu sebeple bayram ziyaretlerindeki bu tür ikramlar kibarca geri çevrilmelidir.
Hafif egzersiz yapın, yürüyün
Her gün düzenli yapılan fiziki aktivite, beden ve ruh sağlığımızı olumlu yönde etkilediğinden, oruç tutma sebebiyle azalmış metabolizma hızımızın artmasına da imkan sağlar. Böylece hem fazla kiloları vermiş hem de ideal kilomuzu muhafaza etmiş oluruz. Tempolu yürüyüş, bağ-bahçe işi ile uğraşma, araba yıkama, bisiklete binme, merdiven çıkma gibi bedeni faaliyetler aktif ve sağlıklı vücudumuz açısından son derece faydalı olup hayatımızın mutad parçası haline getirilmelidir.