Kendini tutamaz, hep ağlardı!

Sehl ibni Sa’d (radıyallahü anh), kendisine soru sormak için müracaat edenleri samimi olarak dinlerdi.

Sözlerini kesmezdi.
Bir şey sorarlardı.
Sevgili Peygamberimizden duyduğu hadisleri aşkla, şevkle, içten gelen bir saygı ve edeple anlatırdı.
Bazen duygulanırdı.
Kendini tutamazdı.
Gözyaşıyla ağlardı!
● ● ●
Kendisi şöyle anlatıyor:
Bir kadın, Sevgili Peygamberimize gelip, yanında getirdiği ve kendi eliyle dokumuş olduğu güzel bir elbiseyi uzatarak “Yâ Resulallah! Bunu, sizin için elimle dokudum, ne olur kabul ediniz” dedi.
Efendimiz onu kırmadı.
Ve hediyesini kabul etti.
Hemen içeri girdi…
O elbiseyi giydi.
Sonra dışarı çıktı.
O anda ziyaretine gelenlerden biri, bu elbiseyi görüp “Yâ Resulallah! Bu ne güzel elbise, bunu bana verir misiniz?” dedi.
Efendimiz içeri girdiler.
O elbiseyi çıkardılar.
Ve o kimseye verdiler.
Diğerleri ona sitem edip “Bilirsin ki, Hazret-i Peygamber bir şey isteyeni reddetmez, niçin istedin?” dediler.
O pişman değildi.
Öyle söyleyenlere;
“Ben, bu elbiseyi giymek için istemedim, aksine ben ölünce, bu elbise kefenim olacak” dedi.
Bir süre sonra öldü.
Onunla kefenlediler.
Ve defnettiler…

Comments are closed.