Deyyûs

Hanımının nâmussuzluğuna, ahlâksızlığına aldırış etmeyen, göz yuman kimse. Cennet, deyyûsa haramdır. (Hadîs-i şerîf-Zevâcir) Üç kişi Cennet’e hiç girmeyecektir: Birincisi deyyûs, ikincisi, kendisini erkeklere benzeten kadınlar. Üçüncüsü, içki içmeye devâm edenler. (Hadîs-i şerîf-Zevâcir) Hayâsızlık pek çoğalır, deyyûs lara kalır meydan İnsanların en alçağı, Moskova’da okur ferman (M. Sıddîk bin Saîd)

Devamını oku

Abdülmecîd Efendi

Anadolu evliyâsından. 1877 (H.1294)’de Van’da doğdu. Babasının ismi Molla İsmâil’dir. Abdülmecîd Efendi, on dört yaşına kadar Van’daki bir medresede okudu. Daha sonra Başkale’ye giderek, Seyyid Abdülhakîm Efendinin husûsî medreselerinde dört sene ilim tahsîl etti. Abdülhakîm Efendinin seçkin talebelerinden oldu. İcâzet, diploma aldıktan sonra talebe yetiştirmeye başladı. Bu arada Mekteb-i İbtidâîde,…

Devamını oku

Dînâr

Bir miskal (4.8 gram) ağırlığındaki altın para. Bir kimsenin infak edeceği (harcayacağı) en fazîletli dînâr, çoluğuna-çocuğuna infâk ettiği (harcadığı) dînâr ile Allah yolunda hayvanına infâk ettiği dînâr, bir de yine Allah yolunda arkadaşlarına sarfettiği dînârdır. (Hadîs-i şerîf-Müslim) Allah yolunda infâk ettiğin bir dînâr, köle azâdı için infâk ettiğin bir dînâr,…

Devamını oku

Abdülmugîs Bin Züheyr

Bağdad’da yetişen âlim ve evliyâdan. İsmi Abdülmugîs bin Züheyr bin Alevî’dir. 1106 (H.500) senesinde doğdu. İlim ve edeb üzere yetişti. Haram ve şüpheli her şeyden şiddetle kaçınırdı. 1187 (H.583) senesi Muharrem ayının on üçüncü Cumâ günü vefât etti. Dört hak mezhebden birisinin kurucusu olan Ahmed bin Hanbel hazretlerinin kabri yakınına…

Devamını oku

Abdülvâhid-i Lâhorî

Hindistan’daki evliyânın büyüklerinden. İsmi Abdülvâhid’dir. Lahor şehrinden olduğu için Lâhorî nisbet edildi. Doğum ve vefât târihleri bilinmemektedir. Evliyânın gözbebeği İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin talebelerinin önde gelenlerindendir. Abdülvâhid-i Lâhorî önceleri İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin hocası Muhammed Bâkî-billah hazretlerinin talebesi idi. Bâkî-billah hazretleri onun terbiye ve yetişmesini İmâm-ı Rabbânî hazretlerine havâle ettiler. Abdülvâhid Lâhorî…

Devamını oku

Dirâyet Tefsîri

Resûlullah’tan sallallahü aleyhi ve sellem gelen rivâyetler (açıklamalar) esas alınarak, Kur’ân-ı kerîmin lisan bilgilerine ve zamanın fen bilgilerine, aklî ilimlere göre yapılan açıklaması. Bu tefsîre ma’kul, re’y tefsîri ve te’vîl de denir. Dirâyet tefsîrlerinin doğruluğu, nakle uygunluğu ile anlaşılır. Tefsîr âlimleri, nakle uygun te’villeri de tefsîr olarak kabûl etmişlerdir. Nakle…

Devamını oku