Dağlama

Kızdırılmış mâdenle vücûdun bir yerini yakma. Efsûn yapan ve ateş ile dağlayan kimse, Allahü teâlâya tevekkül etmemiş (güvenmemiş, O’ndan yüz çevirmiş) olur. (Hadîs-i şerîf-Kimyây-ı Seâdet) Tevekkül edenler, falcılık, efsûn ve dağlamak ile hastalığı tedâvî etmez. (Hadîs-i şerîf-Kimyây-ı Seâdet) Dağlamanın faydası kesin değildir. Çünkü tehlikeli yaralara sebeb olabilir. Üstelik dağlama ile…

Devamını oku

Ayderûsî

Âlim ve büyük velî. İsmi ve nesebi Şeyh bin Abdullah bin Şeyh bin Abdullah Ayderûsî’dir. 1585 (H.993) senesinde Yemen’in Terîm şehrinde doğdu. İlim ve fazîlet sâhibi bir âile içinde yetişti. Hindistan’a hicret edip orada tesirli sözleri ve kerâmetleri ile İslâmiyetin yayılmasına çalıştı. 1631 (H.1041) senesinde Hindistan’da vefât etti. Devletâbâd yakınındaki…

Devamını oku

Dâlle

Âdet hâlinin kaç gün olduğunu unutan veya kaç gün olduğunu bilip ayın başında mı, ortasında mı, sonunda mı olduğunu kestiremeyen kadın. İslâmiyet’te her kadının; hayız (âdet), lohusalık ve temizlik günlerini, bunların sayısını, zamânını bilmesi lâzımdır. Dâlle din husûsundaki gevşekliği ve ilgisizliği sebebiyle âhirette mes’ûl olacak, azâbı pek büyük olacaktır. (İbn-i…

Devamını oku

Ayderûsî (Abdülkâdir bin Şeyh)

On altıncı yüzyılın sonu, on yedinci yüzyılın başında Hindistan’da yaşamış evliyânın büyüklerinden. İsmi, Abdülkâdir bin Şeyh bin Abdullah’dır. Ayderûsî ve Hindî nisbeleriyle bilinir. Künyesi Ebû Bekr, lakabı Şems-üş-Şümûs Muhyiddîn’dir. 1570 (H.978) senesinde Hindistan’ın Ahmedâbâd şehrinde doğdu. 1628 (H.1038) senesinde aynı yerde vefât etti. Kabri orada olup, ziyâret mahallidir. Babası, o…

Devamını oku

Dâr-ut-Teklîf

Kulların Allahü teâlânın emirlerini yerine getirmekle mükellef, sorumlu tutulduğu yer. Dünyâ. Âhiret, dâr-ül-cezâdır, dâr-üt-teklîf değildir. (İmâm-ı Rabbânî)

Devamını oku