Kalb katılaştığı zaman

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:Şu beş şey, katılaşan kalbe ilaç olur: 1- Salihlerle beraber olmak.2- Kur’an-ı kerim okumak. 3- Helalden az yemekle yetinmek; çünkü helal yemek, kalbi aydınlatır. 4- Kâfir ve günahkârlar için hazırlanan acı azabı düşünmek.5- Kendisini Allahü teâlâya kulluk vazifesini yapmakta aciz ve noksan görmek; bununla beraber, Allahü…

Devamını oku

Kendine hizmetçi istemek

Kendi için bir hizmetçi istemediği müddetçe kul, kuldur. Kendisi için bir hizmetçi istedi mi, yüksek derecesinden düşmüş ve kulluğun edeplerini terk edip sınırlarını aşmış olur; çünkü başkasının kendisine hizmet etmesini isteyecek kadar nefsini büyük görmüştür. Sahip olduğumuz zamanların en üstünü, nefsimizin istek ve arzularından kurtulduğumuz ve halk için kötü düşünmediğimiz…

Devamını oku

Kalbin hasta olduğuna alamet

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:Kalbin, Allahü teâlâdan ve Onun dostlarından başkasına meyletmesi, o kalbin hasta olduğuna işarettir. Kendisinden ilim öğrendiği zatta ayıp ve kusur arayan, onun ilminden, feyiz ve bereketinden faydalanamaz. Tasavvuf, güzel ahlaktır. Bu da üç kısımdır: 1- Hakla beraber olmak, yani Allahü teâlânın emirlerine uymak ve bu hususta…

Devamını oku

Ahiret yolunda lazım olan dört şey

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:Ahirete giden yolda şu dört şey lazımdır: 1- İtikad ve amel: Bunun için, kendisine lazım olan ilmi öğrenip tatbik etmek lazımdır. Bu ilim, yolcuya yön verir, idare eder. 2- Zikir: Bu, yolcuya tenhada arkadaşlık eder ve zikir yardımıyla yalnızlık çekmez. 3- Takva ve vera: Yolcunun haram…

Devamını oku

Evliya cahillerden gizlenmiştir

Firaset iki türlüdür: 1- Marifet sahiplerinin firaseti olup, talebenin istidadını keşfetmek, Allahü teâlânın evliyasını tanımaktır. 2- Riyazet çeken, açlıkla nefislerini parlatanların firaseti olup, mahlûklara ait gizli şeyleri bilmektir. İnsanların çoğu, Allahü teâlâyı hatırlamayıp, gece gündüz dünyayı düşündüğünden, dünya işlerinden, ele geçirmek istedikleri şeylerden haber verenleri arıyor. Bunları büyük biliyor; hatta…

Devamını oku

İnsanoğlunun şerefi ilimledir

Ahirette, her incinin bir sedefi vardır. Her şeyin kendi haline göre bir şerefi, değeri vardır. İnsanoğlu da, kendisinde ilim bulunan bir sedeftir. Onun şerefi de, ilimledir. İlmi olmayan kimse, cahillik içinde kalır, muhabbet şerbetini içemez, vilayet libasını [evliyalık elbisesini] giyemez. Allahü teâlâ, cahili kendine dost edinmez. İlim, çok tekrar ve…

Devamını oku