Cehennem ateşine dayanamam!

Hazret-i Ebû Bekr’in radıyallahü anh bir hizmetçisi vardı ki, mutfak masraflarını görüyordu Halîfenin. Bâzan da kendi parasından harcar, sonra hesaplaşırlardı. Halîfe hazretleri her sofraya otururken;– Bu yemeğin parasını nereden temin ettin? diye sorardı.Helâlden olduğunu öğrenince, gönül rahatlığıyla yerdi. Bir akşam eve yorgun gelmişti. Hizmetçisi yemeğini getirdi. O da hemen başladı…

Devamını oku

Bir dehrîye cevabı

İmâm-ı âzam Ebû Hanîfe hazretleri zamanında bir dehrî vardı ki, “Bu dünya, böyle gelmiş böyle gider” diyor ve hâşâ “Allah yok” diye iddiâ ediyordu.Bir gün de Kûfe şehrine geldi.Bu bozuk fikrini burada da yaymak istediyse de, halk bunun kâfir olduğunu anlayıp rezil etmek istediler.Kendisine;– Burada bir âlim var. Sen bu…

Devamını oku

Dînimi öğrenmek istiyorum

İmâm-ı âzam hazretlerinin talebesinden Ebû Yûsüf hazretleri şöyle anlatıyor: Ben çocukken, babam âniden öldü. Annem beni bir terziye götürüp;– Bu çocuğa terzilik mesleğini öğretir misiniz, diye ricâ etti.Usta;– Olur öğretirim, dedi, O gün çalışmaya başladım.Ancak ben, terzilikten önce dînimi öğrenmek istiyordum. Kendi kendime; “Bu terzilik neyime gerek. Ben önce dînimi…

Devamını oku

Evliyâya su-i zan

Beka bin Batu hazretleri devrinde üç âlim bu zâtın ziyaretine geldiler bir akşam. Oturup sohbet ettiler.Yatsı okununca, namaza kalktılar.Beka hazretleri imam oldu.Bu üç âlim, kıraatini beğenmediler.“Okuması tecvide uygun değil” dediler içlerinden.“Bu zât tecvid bile bilmiyor, böyle velî olur mu?” diye düşündüler.Ve orada misafir kaldılar o gece.Sabahleyin uyanınca üçü de ihtilam…

Devamını oku