Tâbiînin en yükseği

Veysel Karânî hazretleri, Resûlullah Efendimizi “aleyhissalâtü vesselâm” görmeden sevmiş ve Tâbiînin en yükseği olmuştur.Harem bin Hayyân der ki: Üveys’i çok merak ediyor, bir kere olsun görmek istiyordum. Nihâyet Kûfe’de buldum kendisini. Su kenarında abdest alıyordu. Yaklaşıp selâm verdim.“Aleyküm selâm ey İbni Hayyân!” dedi. Çok şaşırdım. Zîrâ ismimle hitab etmişti bana. Cevâben;“Elhamdülillah iyiyim. Ama…

Devamını oku

En faydalı söz…

Hazreti Ali buyurdu ki: “En hayırlı söz faydalı olandır. Lüzumlu olmayan bilgiden bir fayda temin edilemez. İslâmiyette ne varsa hepsini anla ve öğren. Şunu aklından çıkarma: En büyük zenginlik akıldır. En büyük vahşet kibirdir. En büyük fakirlik ahmaklıktır. En büyük meziyet güzel ahlâktır. Ahmaklarla asla dostluk kurma. Çünkü o sana…

Devamını oku

Bana arkadaşını söyle!..

Bütün insanlar sevgiye, ilgiye ve şefkâte muhtaçtır. En fazla muhtaç olanlar ise bebekler ve küçük çocuklardır. İnsan, doğumundan ölümüne kadar eğitilmeye muhtaç bir varlıktır. O nasıl bir çevrede yetişirse, ona göre bir eğitim alır ve yönlendirilir.Aile, okul, arkadaş ve medya insanı özellikle gençleri yönlendiren çevrelerdir.İnsanlar her zaman çevresinde iyi örnekler…

Devamını oku

Kendinden geçmiş bir âşık!..

Şeyh Âşık Efendi, Edirne’de yaşamış büyük velîlerdendir. İbrâhim Gülşenî hazretlerinin halîfesidir. Edirne yakınlarındaki Âhûr köyünde doğdu. Hasan Sezâi Dergâhında talebe yetiştirirken, 1567 (H.975) senesinde vefât etti. Zâviyenin yakınına defnedildi… MISIR’IN FETHİNE KATILDIŞeyh Âşık Efendi, önce bir müddet ilim öğrendi. Daha sonra Yavuz Sultan Selîm Han ile berâber Mısır’ın fethine gitti.…

Devamını oku

Ticaretin önemi

Sual: Bazı kimseler, (Ticaret, üçe aldığını beşe satmaktır. Bu da, dinen pek uygun değildir) diyorlar. Ticaretle uğraşmak, tüccar olmak uygun değil midir?CEVAP: Dinimizde ticaret de, doğru tüccar da övülmüştür. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:(Bereket ticarettedir.) [Ebu Davud] (Rızkın dokuzu ticarette, biri de hayvancılıktadır.) [İbni Sa’d](Cennette ticaret olsaydı, manifaturacılığı emrederdim, çünkü…

Devamını oku

Konuştuklarını yazardı…

Tâbiînden Rebî bin Heysem hazretleri, yıllarca yatsı abdestiyle sabah namazını kıldı.Yatsıdan sonra dünya kelâmı konuşmaz, yanında devamlı sûrette kâğıt kalem bulundurur, gündüz konuştuklarını yazardı. Akşam olunca da bunun muhâsebesini yapar, içerisinde lüzumsuz bir “dünyâ kelâmı” olup olmadığını araştırırdı. *** Bâzan içinden;“Ey Rebî! Dağlar ve yeryüzü müthiş bir sarsıntı ile sarsılıp…

Devamını oku