Senden başlayayım

(Dünden devam) Ömer bin Hattab’ın hiddeti arttı. Öfkesine öfke kattı. Nuaym’a döndü. Ve bütün hiddetiyle: “Demek öyle, anlaşılan sen de onlardansın. Öyleyse önce senden başlayayım!” dedi. Ve sağ eli hızla kılıcının kabzasına gitti. *** Nuaym korktu. Geri adım attı. Ve “Hayır yâ Ömer! Ben ecdadımın dînindeyim. Ama sana çok garip bir haberim…

Devamını oku

Nuaym doğru söylemiş

(Dünden devam) Ömer bin Hattab, Sevgili Efendimizi unutmuş, hızlı adımlarla kız kardeşi Fatıma’nın evine yönelmişti. Duydukları doğruydu. Onlar iman etmişti. Hakkı seçmişlerdi. Hidayete ermişlerdi. Yeni müminlerden Habbab bin Eret’i evlerine çağırmış, ondan Kur’ân-ı Kerim okumayı öğreniyorlardı. *** Ömer kapıya geldi. Kulağını verip dinledi. İçeriden Kur’ân-ı Kerim seslerini işitince beyninden vurulmuşa…

Devamını oku

Sana müjdeler olsun

(Dünden devam) Efendimiz, olanları anlattı Hazret-i Hatice’ye. O da teselli etti. Müjdeler verdi. Onu rahatlattı. Bu hâlin rahmâni mi, şeytani mi olduğunu sormak için Varaka bin Nevfel’e gittiler. *** Varaka, Hazret-i Hatice’nin amcasının oğluydu. İlim sahibi bir zattı. Hayli yaşlanmıştı. Gözleri görmüyordu. Efendimizi dinledi. Ve kendilerine “Sana müjdeler olsun yâ…

Devamını oku

Çabuk Ebu Bekir’i çağır!

Resulullah Efendimiz, Hazret-i Cebrail’i ilk defa kırmızı yakuttan bir taht üzerinde Hira dağında gördü. Korkuya kapıldı. Hemen eve geldi. Ve Hazret-i Hatice’ye “Yâ Hatice! Çabuk Ebu Bekir’i çağır gelsin. Gördüğüm şeyi ona söyleyip rahatlayayım” buyurdu. O da “peki” dedi. Ve gidip çağırdı. *** Hazret-i Ebu Bekir geldi. Efendimiz Ona: “Yâ…

Devamını oku

Hisseni bana sat!

Sa’d bin ebi Vakkas (radıyallahü anh) Kûfe’de valiyken kendine ev yaptırmak istedi. Ancak arsanın yarısı bir Mecusinindi. Onu çağırıp rica etti: “Hisseni bana sat!” Mecusi: “Satmam!” dedi. Vali ısrar edince yine “Hayır” dedi ve eve gidip bunu hanımına anlattı. Kadın “Üzülme, Medine’ye git, bu işi halifeye arz et, O bu…

Devamını oku

Vazgeç bu sevdadan!

Kureyş müşrikleri, Hazret-i Hamza’nın Müslüman olma şokunu henüz atlatamamışlardı ki bir başkası iman etmek üzereydi Kimdi bu zât-ı âli? Kimdi bu talihli? Evet, hiç ummadıkları biriydi bu. Onun iman etmesiyle küfrün dünyası başlarına yıkılacaktı. O kişi Ömer bin Hattab idi. İri yarı ve heybetli. Kızıl, gür saçlı biri. Lügatında “korku”…

Devamını oku