İhtiyarın önüne geçmedi

Bir sabah namazı vaktinde Hazret-i Ali mescide giderken yolda bir ihtiyara rastladı. Onun ak sakalına hürmeten önüne geçmeyip yavaş yavaş ardınca giderdi. Ve mescide geldiler. İhtiyar içeri girmedi. Hazret-i Ali anladı ki Hristiyan imiş. Mescide girince Resulullah’ı rükûda buldu. Güneş doğmasına az kalmıştı ki cemaate yetişti. ¥ ¥ ¥ Namazdan…

Devamını oku

Ben ilmin şehriyim

Haricilerden on kişi toplanıp “Ali’ye gidip aynı şeyi ayrı ayrı soralım. Herbirimize ayrı ayrı cevaplar verirse âlim olduğunu anlarız” dediler ve huzuruna girdiler. Bir tanesi: “Yâ Ali! İlim mi kıymetlidir, mal mı?” diye sordu. Cevabında “İlim efdaldir, zira ilim Peygamberlerden mirastır, mal ise Karun’dan mirastır” buyurdu. İkincisi aynı suali sordu.…

Devamını oku

Mübarek ağaç

Ümm-i Mabed’in kız kardeşinin oğlu rivayet ediyor: Efendimiz bir gece benim çadırımda istirahat edip uyuyordu. Uyandı ve su istedi. Getirip arz eyledim. Mübarek ellerini ve ağzını yıkadı. O suyu bir dikenin dibine döktü. *** Sabah gördük ki o yerden bir ağaç çıkmış ve büyük yemişler vermiş. Kokusu anber gibi, tadı…

Devamını oku

Sen onu affeyle!

Hazret-i Ali rivayet eder: Habîb-i Ekrem Efendimiz buyurdular ki: “Mûsa aleyhisselam Allahü teâlâya ‘Yâ Rabbî! Kardeşim Harun vefat etti, sen onu affet’ diye arz etti. Vahiy geldi. Allahü teâlâ: ‘Yâ Mûsa! Önce ve sonra gelenlerin afvını isteseydin kabul ederdim ama Hüseyin bin Ali’yi şehit edeni affetmeyeceğim!’ buyurdu.” ¥ ¥ ¥…

Devamını oku

Allah’tan çok korkardı

Hazret-i Abdurrahman bin Avf (radıyallahü anh), Resulullah Efendimizin ahirete teşriflerinden sonra Onunla geçirdiği günleri hatırlayarak daima ağlar ve “Ondan sonra bizim için dünyanın hiçbir kıymeti kalmadı!” derdi. ¥ ¥ ¥ Hazret-i Âişe anlatıyor: “Resulullah çok şefkatliydi. Bazen biz hanımlara ‘Benden sonraki hâliniz beni düşündürüyor… İnsanlar size nasıl davranırlar, sizin geçiminizi…

Devamını oku

Karşısına bir aslan çıktı

Enes bin Malik (radıyallahü anh) rivayet eder: Resûl-i Ekrem, Sefine adındaki bir sahabiyi bir mektupla Yemen’de Muaz bin Cebel hazretlerine gönderdi. Hazret-i Sefine yola düştü. Yolda önüne bir aslan çıktı. Ve sanki onunla konuşur gibi sesler çıkarıyordu! Hazret-i Sefine “Ey aslan! Yanımda Resulullah’ın mektubu var!” dedi. Aslan saygıyla uzaklaştı. ***…

Devamını oku