Rafizinin acı sonu!..

Bir gün bir kervan Mekke-i Mükerreme’ye ticarete giderken, Medine’ye uğradı. Kervan halkı Hazret-i Osman’ın kabrine yakın geldiler. Mola verdiler. İstişare ettiler. Ve “Bu gece, Hazret-i Osman’ın kabr-i şerifini ziyaret edelim” diye karar verdiler. *** Ertesi günü Sultan-ı kâinatı da ziyaret edeceklerdi. Bütün kervan halkı Hazret-i Osman’ın kabrini ziyaret için abdest…

Devamını oku

Böyle olduğunu bilmiyor musunuz?

Hazret-i Hüseyin (radıyallahü anh) rivayet eder: “Hazret-i Osman’ı katledenler/öldürenler, mescitte oturmuş pişmanlıklarını anlatıyorlardı ki, gök yüzünden bir şahıs belirdi. Onlara göründü. Çok da üzgündü. Elinde Kur’an-ı kerim vardı. *** O kimselere seslenip ‘Muhammed aleyhisselam, dininde ayrılık çıkaran ve fırkalara ayrılmaya sebep olan kimselerden uzaktır… Böyle olduğunu bilmiyor musunuz?’ dedi.” Onlar…

Devamını oku

Münafıklar başkaldırdı!..

Fahr-i Âlem (aleyhisselam) ahirete sefer ettikten sonra münafıklar başkaldırıp Arapların ekserisi dinden çıktı ve aralarında anlaşıp zekât toplayan memurları öldürdüler… Yani itaatten çıktılar. Ve mürted oldular. Kadınlar, ellerine kına yaktılar ve Resul aleyhisselamın vefatına sevinip def çaldılar ve şarkı söylediler. *** Bu haber Eshaba ulaştı. Çok üzüldüler. Mahzun oldular. Ve…

Devamını oku

Arslanlar gibi!..

(Dünden devam) Halife Hazret-i Ebu Bekir “Üsame’ye ihtiyacımız yok… Burada hazır olan asker kâfi gelir. Allahü teâlânın yardımıyla mürtedlerin hakkından geliriz” buyurdu. Kararlı bir hâli vardı. Eshab ondan kuvvet aldı. *** Cabir bin Abdullah der ki: “Biz sahabiler, minber dibinde oturmuştuk. Halifenin bu konuşmasıyla yüreklenip kuvvetlendik. Arslan gibi şahlandık! Gaza…

Devamını oku

Bana İlahi emir geldi!

Bir gün Resul aleyhisselam evindeydi. Hazret-i Ömer geldi. Selam verip oturdu. Server-i Âlem Efendimiz ona bakıp “Yâ Ömer! Bana ilahî emir gelmiştir ki: ‘Adalet nurunu Ömer bin Hattab’a ver.’ Şimdi onu sana verdim. Cihanda adalet etmek senin nasibindir” buyurdu. *** Hazret-i Ebu Bekir’in yaşı ilerledi. Dünyadan göç vakti yaklaştı. Hilafet…

Devamını oku

Yiyeceğimiz yok!

Hazret-i Ömer (radıyallahü anh), İran’ı fethedip deve ve attan, koyun ve sığırdan, köle ve cariyeden, dirhem ve dinardan çok ganimet getirdi. Ve bunları askere taksim etti. Ama kendine bir şey almadı. *** Gece vakti evine gelince hanımı “Neden bizim için de iki dirhem getirmedin, evde yiyecek bir şey yoktur” dedi.…

Devamını oku