Niçin ibret almazsınız?

(Dünden devam) Reisleri Cenda ve ileri gelenler, puthaneye gittiler ve putlarının hâlini görüp çok hayret ettiler! Şaşkın hâlde büyük puta yaklaşıp “Bu ne hâl?” dediler. *** O anda şeytan putun içine girip konuştu ve “Sizi, Hud aleyhisselam’ın dinine davet edecek birisi doğdu. Fakat O, size zarar yapamayacak” dedi. Bunu işitip…

Devamını oku

Çok güzel sureti vardı

(Dünden devam) Salih Nebi’nin yüzü beyazdı. Çok güzel sureti vardı. Sözleri de çok tatlıydı. Çok fasih konuşurdu. Büyüyüp kavminin sevgisini kazandı. *** Herkesle iyi geçinmesi, güler yüzlü olması, fakirlere yardımı, zayıfları koruması, hastaları ziyareti ve başka olgun hâlleriyle herkes tarafından sevilip takdir gördü. Semudlular “Bunda büyük kabiliyet var, ileride ondan…

Devamını oku

Sen aklını kaçırmışsın!

(Dünden devam) Salih aleyhisselam, kavmin reisi olan Cenda’ya güler yüz ve tatlı dille “Ey Cenda! Allahü teâlâ beni size peygamber gönderdi… Seni ve kavmimi ‘Lâ ilahe illallah’ demeye ve benim Allahü teâlânın kulu ve Resulü olduğuma inanmaya çağırıyorum” dedi. *** O da cevaben “Ey Salih! Kavmime bildireyim, bakayım ne derler.…

Devamını oku

Bugün dininizi ikmal ettim

Fahr-i Âlem Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) Arafat Dağında, Kusva adlı devesine binmiş hâlde duruyordu ki Cebrail aleyhisselam gökten indi. Efendimize geldi. Ve “Bugün dininizi ikmal ettim… Size verdiğim nimeti tamamladım. Din olarak size İslam dinini beğendim” mealindeki âyet-i kerimeyi getirdi. *** Sahabe bunu işittiler. Hepsi çok sevindiler. Ama Hazret-i…

Devamını oku

Beni bunlardan satın al!

Hazret-i Ömer (radıyallahü anh), bir bayram günü, Resulullah Efendimiz’in huzuruna geldi. Sonra ikisi çıktılar. Bir yere gidiyorlardı. Çocuklar onları görüp koştular ve Server-i kâinatın eteğine yapışıp bayramlık istediler. Efendimiz, Hazret-i Ömer’e dönüp “Yâ Ömer! Beni bunlardan satın alıp kurtar” buyurdu. O da bu emri aldı. “Başüstüne” dedi. Ve çarşıya gidip…

Devamını oku

Üç kâmil talebesi vardı

(Dünden devam) Hace Muhammed Çeşti hazretlerinin Çeşt’te değirmenci bir talebesi vardı. Adı Muhammed Kâkû idi. Sadık talebesiydi. Ve ihlas sahibiydi. Müşriklerin galip gelme ihtimali ziyade olunca Hace Muhammed, bu talebesine, “Yetiş yâ Muhammed Kâkû!” diye seslendi. *** Muhammed Kâkû o anda değirmendeydi. Hocasının sesini işitince fırladı hemen. Savaşıyormuş gibi sağa…

Devamını oku