Resûlullahın kokusu

Peygamber Efendimiz‘in (sallallahü aleyhi ve sellem) mübarek vücudu, “çiçek”ten daha güzel kokardı. Birinin elini tutsa, o el günlerce “güzel” kokardı. Bir yerden geçse, “güzel kokusu” mahalleyi sarardı. *** Bir gün, Enes bin Mâlik’in hanesine geldi. Orada yattılar. Biraz uyudular. Terlemişlerdi. Enes hazretlerinin annesi Hazret-i Rümeysâ (radıyallahü anha) o terleri, bir…

Devamını oku

Müjdeler olsun sana!

Enes bin Mâlik (radıyallahü anh) rivayet eder: Bir gün gördüm ki Server-i Enbiya (sallallahü aleyhi ve sellem) Hazret-i Ebu Bekr-i Sıddîk (radıyallahü anh) ile müsafeha etti. Ve kendisine; “Müjdeler olsun sana yâ Eba Bekr. Hak teala, bütün mahluklara umumi olarak, sana ise hususi olarak tecelli eder” buyurdu. *** Hazret-i Sıddîk…

Devamını oku

Bunlar için adak adayın!

Hazret-i Hasen ile Hazret-i Hüseyin (radıyallahü anhüma) hasta olmuşlardı. Fahr-i Âlem Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bu torunlarını görmeye vardılar. Hazret-i Ali ile Hazret-i Fâtıma’ya; “Bu ciğer gûşelerinizin sıhhat bulması için bir adak adayın!” buyurdular. Her ikisi de; “Başüstüne!” dediler. Bir de hizmetçi vardı. İsmi Fıdda idi. Bu mübarekler; “Hasen…

Devamını oku

Üç gündür açım!

(Dünden devam) İftar vaktinde çörekleri önlerine alıp, tam iftar edecekleri sırada bir “yetim” geldi kapıya. Yiyecek istedi. Beşi de çöreklerini ona verip, o yetimi sevindirdiler. Su ile iftar edip yattılar. Oruca niyetlendiler. O kalan bir ölçek arpayı da, beş çörek yapıp, önlerine aldılar. İftar vakti geldi. Kapıya bir “esir” gelip;…

Devamını oku

Ücret ile su çekeyim mi?

(Dünden devam) Ali bin Ebi Talib Medine’den dışarı gitti. Gördü ki, bir Arab kuyudan su çekip, davarlarına su verir. O Arab’a; “Ey kişi, sana ücret ile su çekeyim mi?” diye sordu. O da cevaben; “İyi olur” dedi. Her kova için bir avuç hurmaya anlaştılar. Hazret-i Ali kovayı alıp su çekmeye…

Devamını oku

Söyle, içeri gelsin!

(Dünden devam) O Arab kişi, Ali bin Ebi Talib‘in (radıyallahü anh) huzurlarına gitmek üzere yola koyuldu. Az sonra geldi ve kapıyı çaldı. Hazret-i Ali kapıya çıkıp, onu görünce, içeri girdi. Server-i Âlem’e; “Yâ Resulallah! Bir Arab gelmiş. Elinde kendinin kesik eli var. Kanları akar ve gözyaşlarıyla ağlar. Sizi görmek ister”…

Devamını oku