Biz dâvete gidiyoruz

Ebû Muhammed Cerîrî hazretlerine bir gün talebeleri; “Efendim, sizi üzen, unutamadığınız bir hâdise var mıdır?” diye sordular. Şöyle anlattı: Bir gün ikindi namazında mescidimize, hâlinden garîb olduğu anlaşılan biri geldi. Abdest alıp namaz kıldı. Sohbet dinledi. Sonra başını eğdi. Tefekküre daldı. O gün yemeğe dâvetliydik. O kimseye; “Biz dâvete gidiyoruz…

Devamını oku

Tasavvuf nedir?

Bir genç, Ebû Muhammed Cerîrî hazretlerine; “Tasavvuf nedir efendim?” diye sordu. Cevâbında; “Sulhu olmayan bir cenktir” buyurdu. Genç dedi ki; “Anlamadım!” O zaman büyük velî; “Yâni her an, her nefes, nefsinle muhârebe etmektir” buyurdu. AMELİNİZE GÜVENMEYİN Bu zat bir sohbetinde; “Kim ameliyle kurtulacağını zannederse, yanılır. Çünkü Peygamber Efendimiz; ‘Sizden hiç…

Devamını oku

Genç yaşta dul kalmıştı

Resûlullah Efendimizin mübârek hanımlarından Hafsa binti Ömer, hazret-i Ömer’in “radıyallahü anhümâ” kızıdır. Mekke’de Müslümân oldu. Huneys bin Huzâfe ile evlendi. Huneys cengâverdi. Bir harbe katıldı. Ve şehîd düştü. Hazret-i Hafsa, genç yaşında dul kaldı. Hazret-i Ömer, hazret-i Ebû Bekr’e ve hazret-i Osmân’a; “Kızımı alır mısın?” dedikde, “Düşüneyim” demişlerdi. Bir gün…

Devamını oku

Babanın rızâsını al!

Ebû Bekr el Ferrâ hazretleri hakkında bir sevdiği şöyle anlatıyor: Nafile hac için yola çıktık. Nişâbur’a varınca, Ebû Bekr el-Ferrâ ile görüşmek istedim. Arkadaşlarımla istişâre ettim. Arkadaşlarım; “Onu ziyâret edersen, anne babanın rızâsını alman için seni geri gönderir. Hacdan dönüşte ziyâret et” dediler. Ben aldırmayıp, dergâhını aradım. Bulup içeri girdim.…

Devamını oku

Bana üç taş getir!

Ebû Bekr Ya’fûrî hazretlerine, Haçlıların Akka’da yaptıkları zulümden şikâyette bulundular. Büyük zât onlara; “İnşâallah orayı şu târihte fethederiz” buyurdu. Az zaman geçti. Savaş başladı. Ve şiddetlendi. Akka kalesini muhâsara etmiştik. Düşman ordusu kalenin dışına çıkarak, İslâm ordusu ile şiddetli bir çarpışmaya girdi. Sonra tekrar kaleye çekilerek kuvvetlerini takviye ettiler. Kalenin…

Devamını oku

Çekil git buradan!

Gâziantep velîlerinden Derviş Hacı hazretleri ilk zamanlar halk arasında tanınmayan garip, fakir bir kişiydi. Sonraları “Hacı Baba” ismiyle meşhur oldu. Sabah kalkardı. Fırına giderdi. Ateşine bakardı. Fırın kızıp ekmek piştikten sonra, fırıncının kendisine verdiği sıcak ekmeği alıp eve gider ve ibâdet ederdi. Bir gün yine fırının önüne gitti. Beklemeye başladı.…

Devamını oku