Dört kişi var ki onları seviniz

Selman-ı Farisi hazretleri; senelerce fakirlik ve kölelik içerisinde çektiği sıkıntıları, vahiy pınarının berrak sularından kana kana içip gideriyordu. Ehl-i Suffe’dendi. O Resule yakındı. Hazret-i Âişe “Selman, geceleri uzun zaman Resulullah’ın sohbetinde bulunurdu. Neredeyse Resulullah’ın yanında bizden fazla o kalırdı” buyurmuştur. ● ● ● Resul aleyhisselâm “Allahü teâlâ bana dört kişiyi…

Devamını oku

Vefat ettiğinde iki yüz elli yaşındaydı

Selman-ı Farisi hazretleri, tavanı olmayan bir evde yaşardı. Medayin’de vâliydi. Şam’dan birisi geldi. Yanında bir çuval “incir” vardı. Selman-ı Farisi’yi tek bir “hırka” ile görünce işçi zannedip; “Gel şunu taşı” dedi. O, hiç itiraz etmedi. Çuvalı yüklenip başladı yürümeye. Onu tanıyanlar; “Sen ne yapıyorsun, bu kişi vâlidir” dediler. Adam üzüldü!…

Devamını oku

Hangimiz önce vefat edersek!..

Said bin Müsseyyeb (radıyallahü anh) anlatıyor: Selman-ı Farisi, bana; “Ey kardeşim! Hangimiz evvel vefat edersek, vefat eden, kendini hayatta olana göstersin” dedi. Ben de sordum: “Bu mümkün mü?” “Mümkündür” dedi. Ve ardından; “Müminin ruhu bedeninden ayrılınca istediği yere gidebilir. Kâfirlerin ruhu ise cehennemde, Siccin denen bir yerde hapsedilmiştir” dedi. Sonra…

Devamını oku

Üç şey var ki, beni ağlatır

Selman-ı Farisi (radıyallahü anh) gayet az yerdi. Bir sofrada, fazla yemesi için ısrar edildi. O yine yemedi. Ve Efendimizin kendisine “İnsanların ahirette çok açlık çekecek olanları, dünyada doyuncaya kadar yemek yiyenlerdir” buyurduğunu haber verdi… Çok da cömertti… Gelirinin çoğunu dağıtırdı. El emeğiyle geçinirdi. Fakirleri doyururdu. Onlarla beraber yerdi. Kendisi çok ihtiyarlamıştı.…

Devamını oku

Niye güzel elbise giymiyorsun?

Selman-ı Farisi hazretleri (radıyallahü anh), gayet fakîrane yaşardı. Ebu Vail diyor ki: Bir dostumla birlikte Selman’ın ziyaretine gittik. Karnımız da açtı. Bize arpa ekmeğiyle tuz getirdi. Arkadaşım; “Şu tuzun yanında biraz da kekik olsaydı” dedi. Selman-ı Farisi çıktı. Matarasını rehin verdi. Biraz kekik alıp getirdi. Biz yiyip doyduk. Arkadaşım dua…

Devamını oku

Kendini tutamaz, hep ağlardı!

Sehl ibni Sa’d (radıyallahü anh), kendisine soru sormak için müracaat edenleri samimi olarak dinlerdi. Sözlerini kesmezdi. Bir şey sorarlardı. Sevgili Peygamberimizden duyduğu hadisleri aşkla, şevkle, içten gelen bir saygı ve edeple anlatırdı. Bazen duygulanırdı. Kendini tutamazdı. Gözyaşıyla ağlardı! ● ● ● Kendisi şöyle anlatıyor: Bir kadın, Sevgili Peygamberimize gelip, yanında…

Devamını oku