Resulullahın müezzini idi

Bilâl-i Habeşi hazretleri, Resulullah’ın yanından ayrılmaz, yolculuklarda da Onun hizmetini yapardı. Sonra hicret edildi. Medine’ye gidildi. Ve mescit bina edildi. Peygamberimiz, Eshab-ı kirama beş vakit namazı cemaatle bu mescitte kıldırıyordu. Önceleri namaz vakti gelince “Es-salatü câmia!” denilirdi. Sevgili Peygamberimiz, Eshab-ı kiramla istişare edip namaz vaktinin bildirilmesi için bir alâmet tespitini…

Devamını oku

Peki, istediğin yere gidebilirsin!

Bilâl-i Habeşi hazretleri, Peygamberimizin yaptığı bütün savaşlara katıldı… Bedir Savaşı’nda, önceden kendisine çok eza ve cefa eden Ümeyye bin Halefi öldürdü!Mekke fethedildi.Resulullah, ona;“Ezan oku” buyurdu.Kâbe’de ilk ezanı o okudu…Onun tatlı ve gür sesiyle tekbir sedaları dalga dalga Mekke semalarında yayıldı…Bunu işiten sahabiler sevinçten ağlayıp gözyaşı döktüler!Vaktâ ki Efendimiz vefat etti.Artık…

Devamını oku

Yâ Bilâl! Beni ziyarete gel!

Bilâl-i Habeşi (radıyallahü anh), Efendimizin vefatıyla Medine’de duramadı. İzin alıp Şam’a gitti. Ve oraya yerleşti. Şam’da bir müddet kaldıktan sonra bir gece yattı ve Peygamber Efendimiz, rüyasına girip “Beni ziyaret etmeyecek misin yâ Bilâl?” buyurdular. Bu rüyayı gördü. Medine’ye geldi. Ve doğruca Peygamber Efendimizin kabr-i şerifine gidip Ravda-i mutahhara’ya yüzünü…

Devamını oku

Hâlimizi Resulullah’a anlat!

Ebüdderda hazretlerinin babası Uhud Harbi’nde şehit olunca, anne-oğul maddi sıkıntıya düştüler… Öyle ki açlıktan taş bağlıyorlardı karınlarına. Takatleri tükendi. Annesi, bir gün Ebüdderda’ya “Oğlum, Resulullah’a git ve bu hâlimizi arz et… O, herkese bir şeyler veriyor. Bize de verir” dedi. Ebüdderda çocuktu. “Peki anneciğim” dedi. Ve koştu mescide. Efendimiz, Eshabıyla…

Devamını oku

Seni İslâm’a davete geldim!

Mekke’de, herkesin uykuda olduğu bir saatte bir gölge duvar diplerine sine sine ilerledi… Bir evin kapısını hafifçe tıklattı… Ve usulca seslendi: “Bilâl, Bilâl!” “Kimdir o?” “Benim, Ebu Bekir.” Hazret-i Bilâl kapıyı açtı. Hazret-i Ebu Bekir sessizce içeri süzüldü: “Seni davete geldim.” “Ne daveti bu?” “İslâm dinine davet.” “İslâm dini mi?…

Devamını oku

Sesi bülbülleri imrendirirdi

Bilâl-i Habeşi (radıyallahü anh), çok mert ve dürüst bir köleydi. Becerikliydi sonra… Ticaret işlerini iyi bilirdi. Efendisi Ümeyye, ticaret kervanlarına onu yollardı ekseriya. Zira sesi çok güzeldi. Öyle ki bülbüller imrenirdi… Develer yorgun ve bitab düştüklerinde onun söylediği yanık ve içli nağmelerle canlanır, âdeta koşmaya başlarlardı yollarda… On iki kölesi…

Devamını oku