Bir derdin mi var kardeşim?

Emir Sultan hazretleri Buhara’da birkaç kişiyle sohbet ediyordu ki yanlarına biri geldi. Perişan bir hâli vardı adamın.Büyük veli sordu:“Bir derdin mi var senin?”“Evet, sormayın.”“Hayrola ne oldu?”“Küçük bir bahçem var benim. Onun mahsulüyle geçinip gidiyorduk. Ama bu sene şiddetli kuraklık sebebiyle bütün ağaç ve sebzelerim kurudu. Aile efradım da kalabalık. Bu…

Devamını oku

Yirmi kişiye, yedi yüz kişi!..

Penç Kalesi müminler tarafından muhasara edilmişti ki yirmi mücahit, azık getirmek için biraz uzaklaştılar. Az sonra önlerine düşman askeri çıktı.Hem de yedi yüz kadar.Yirmi kişiye yedi yüz kişi.Kâfirler yirmisini de esir alıp on günlük mesafedeki bir kaleye hapsettiler onları. İçlerinden biri şöyle anlatıyor:“Beni, altı arkadaşımla birlikte bir papazın hizmetine verdiler.Papaz…

Devamını oku

Niçin imana gelmezsin?

Bir Hristiyan rahip, Bursa’da bir dağın mağarasında tek başına yaşardı. Emir Sultan hazretlerinin Bursa’ya geldiği sene mağaradan çıkıp bu büyük velinin bulunduğu yere geldi:“Safâ geldin yâ Emir!”“Benim emir olduğumu nereden bilirsin ey rahip efendi?”“Rüyada öğrendim.”“Kimden?”“Senin büyük ceddinden. O büyük Resul haber verdi.”“Öyleyse niçin iman etmezsin?”“Ben o büyük Peygamberin huzurunda iman…

Devamını oku

Yâ Osman! Seni sardılar mı?

Hazret-i Osman (radıyallahü anh), isyancıların evini kuşattıkları günün gecesinde bir rüya gördü.O sabah uyandı. Abdullah bin Selâm’ı çağırdı.Ve ona şöyle anlattı:“Bu gece rüyamda şu pencereden Peygamberimiz’i gördüm.Bana bakıp sordu:‘Yâ Osman! Seni sardılar mı?’‘Evet yâ Resulallah!’ dedim.Tekrar sordu:‘Seni susuz mu bıraktılar?’‘Evet yâ Resulallah!’ dedim.Bana bir bardak su verdi.Mübarek elinden alıp içtim.Soğukluğunu…

Devamını oku

Bu ne büyük nimet yâ Rabbi!

Abdullah bin Süheyl (radıyallahü anh), Müslümanlığını gizlediyse de babası fark edip onu hapsetti.Ve işkence yaptı.Abdullah çaresizdi.Efendimiz hicret edince o Mekke’de kaldı. Resulullah Efendimiz ve Müslümanlar Medine’de bir araya gelmiş, gün geçtikçe de güçleniyorlardı.Müşrikler huzursuzdu…Bunu hazmedemiyorlardı.Bir an önce Müslümanları ve İslâmiyeti yok etmek istiyorlardı.Bu yüzden Bedir Savaşına büyük bir intikam hırsıyla…

Devamını oku

Kabir azabından sana sığınırım

Bera bin Âzib (radıyallahü anh) şöyle anlatıyor:“Bir gün Resulullah Efendimiz’le beraber Ensardan bir zatın cenazesine gitmiştik.Resulullah hüzünlüydü…Mübarek başı öne eğikti.Mezarın başına oturdu.Ellerini açtı.Ve üç defa ‘Yâ Rabbî! Kabir azabından sana sığınırım’ diye dua etti.”? ? ?Efendimiz, bir gün de Eshaba şöyle anlattılar:“Mümin öleceği zaman Allahü teâlâ o kula; yanlarında kefen…

Devamını oku