Çamurlu kaftanın sırrı!..

Sultan İkinci Bâyezîd Han’ın oğlu olan Yavuz Sultan Selim Han Amasya’da doğdu, ancak küçük yaşta İstanbul’a gönderildi. Şehzâdeliğinde; Kur’ân-ı kerim, tefsir, hadîs ve fıkıh dersleri yanında yüksek fen ilimlerini de öğrendi… Tahta geçtikten sonra, önce devletin iç işlerini yoluna koydu. İslâm’ı bütün dünyâya hâkim kılabilmek için Osmanlı Devleti’nin dünyânın en…

Devamını oku

Resûlullah izin vermeyince!..

Abdullah Yâfiî rahmetullahi aleyh, on dördüncü asırda Yemen’de yetişen Şâfiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Bu mübarek zat, Hicaz’a ilk geldiğinde Medîne-i münevvereye girmeden önce kendi kendine; “Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem izin vermeyince bu şehre girmem” diye söz verdi. Çünkü ilmi ve edebi çok yüksekti. On dört gün Medîne’nin giriş kapısında…

Devamını oku

Ona bir mesele öğreteyim

Abdullah bin Mübarek hazretleri, İslam âlimlerinin büyüklerindendir. Bir yerden geçerken, koyun otlatan bir çocuk gördü. Kendi kendine; “Zavallı çocuk!.. Bu yaşta çobanlık yapıyor. Yaşı ilerleyince Allahü teâlânın ibadet ve marifetine nasıl kavuşur?” diye düşündü. Ona bir mesele öğretmek niyetiyle yanına gitti. Aralarında şu ibretli konuşma geçti: – Söyle bakalım evladım,…

Devamını oku

Parasının yerini unutan adam!..

Bir gün Peygamber efendimiz Kâbe’deyken, Müslümanların yanı sıra bir de Yahudi geldi. O zamanlar Kâbe’ye Yahudilerle müşrikler de geliyorlardı. Mü’minlerden biri Peygamber efendimize;  -Ya Resulallah! Şeytan bana namazda çok vesvese veriyor, ne yapmam gerekir? diye sordu. Yahudi hemen atılıp kibirli bir eda ile şöyle dedi: -Bizim dinimizde vesvese yok, şeytan…

Devamını oku

Allah korkusu seni çok yüceltmiş

Adâletiyle meşhur halîfe Hazret-i Ömer, halkını koruyup gözetir, memurlarını da denetlerdi… Hilafeti zamanında Humus ileri gelenlerine bir mektup yazıp, oradaki fakirlerin kendisine bildirilmesini, onlara yardım edeceğini bildirdi. Onlar da, Şam ve civarında bulunan fakirlerin bir listesini kendisine arz ettiler. Halife, listenin başında kadı (hâkim) olarak tayin ettiği Sa’d bin Amir’in…

Devamını oku

Kötü haberi duymadan vefat etti…

İstanbul’da yetişen büyük velîlerden Yahyâ Efendi, çeşitli ilimlerde söz sâhibi olup, naklî ilimlerden başka; tıb, hikmet, hendese ve fizik gibi aklî ilimlerde de mahâret ve ihtisas sâhibi idi. Duâsı kabul olan mübarek bir zattı. Kendisi, hem zâhirî, hem de bâtınî kemâlâta sâhipti. Dil ve gönül ehli, şâir, cömert, şefkatli ve…

Devamını oku