Gitmeden kabul olan hac!..

Abdullah bin Mübarek hazretleri, hadîs ve fıkıh âlimi idi. Aslen Horasanlıdır. Bağdat’ta vefat etti… Bu büyük zat, kendisi anlatır: Bir sene hacca gitmiştim. Hacdan sonra rüyada, meleklerin gökten indiklerini gördüm. Meleklerden biri diğerine sordu: -Bu sene kaç kişi hacca geldi? -Altı yüz bin kişi. -Kaç kişinin haccı kabul edildi’? -Hiçbirinin!.. Bu…

Devamını oku

Terviye günü, Arefe ve Kurban Bayramı…

Dün Terviye günü idi. Bugün Arefe, yarın da inşaallah Kurban Bayramına kavuşacağız…Terviye, Arefe gününden bir önceki güne denir. Terviye günü ve Arefe günü oruç tutmak çok faziletlidir… Arefe günü sabah namazından, bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar, 23 farz namazın bitiminde selam verince, teşrik tekbiri okumak vacibdir. Bir kere, (Allahü…

Devamını oku

İnsana yapılan yatırım zayi olmaz…

Gençlerimize sahip çıkmanın en elzem olduğu devre, fırtınaların estiği üniversite çağıdır. Bu dönemi “düzgün” atlatan genç, hayata atılmış, artık yolunu çizmiş olur. Zararlı akımlara karşı kendini koruma şuuruna varır… Devletimiz bu maksatla, yurtlar açarak gençliğe sahip çıkmaktadır. Ancak, devletin de imkânları sınırlıdır. Her imkânı sunamamaktadır. Bu açığı kapatmak için birçok…

Devamını oku

İhtiras uğruna!..

Sultan Abdülaziz Han, Osmanlı padişahlarının otuz ikincisi ve İslam halifelerinin doksan yedincisidir. İkinci Mahmud Han’ın oğludur. 1830’da doğdu. 1876’da Dolmabahçe Sarayından alınıp, Topkapı Sarayına hapsedildi. Beş gün sonra Mithat Paşa ve Serasker [Savunma Bakanı] Hüseyin Avni Paşa, Süleyman Paşa ve arkadaşları tarafından, Feriyye Sarayında Kur’an-ı kerim okurken bilek damarları kestirilerek…

Devamını oku

Sevgili kul olmak!..

İhlas, yalnız Allahü teâlâyı sevmek ve yalnız Allah için sevmektir… Allahü teâlâyı sevmek, makamların en yükseğidir. Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı kerîmde buyurdu ki: “Allah mü’minleri sever, mü’minler de Allahı sever.” Hadîs-i şerîfte de şöyle buyuruldu: “Allahü teâlâyı ve Resûlünü her şeyden çok sevmeyenin îmânı sağlam değildir.” Bir kimse, Resûlullah sallallahü aleyhi…

Devamını oku

Huy değiştirmek imkân dahilinde mi?

Dünyada rahata, huzura kavuşmak, kardeşçe yaşayabilmek, âhırette de, sonsuz azaptan kurtulmak, ebedî nimetlere, saâdetlere kavuşmak, ancak ve ancak İslâmiyetin emir ve yasaklarına uymakla olur. Bazıları, “Ben dinin emirlerini yerine getirmiyorum, namaz kılmıyorum fakat kalbim temiz, kötü ahlâklı değilim” diyorlar. Bu, mümkün değildir. Kötü huylar, insanın kalbini, rûhunu hasta eder. Bu…

Devamını oku