Kitap hediye etmek

Sual: Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını satmak, hediye etmekten daha mı iyi olur? CEVAP Hayır, (Satmak daha iyidir) denmez. Din kitaplarını, üstüne kâr koyarak satmak zaten caiz olmaz, ancak maliyetini ve satarken yapacağı masrafları karşılayacak kadar cüz’i bir kâr koyabilir. Maliyetinden daha düşük fiyata, zararına yani çok ucuza bile satılsa, satın…

Devamını oku

Sevabları bağışlamak

Sual: S. Ebediyye’de, (Farz veya nâfile bir ibadet yapılırken veya yapıldıktan sonra, mesela, namaz, oruç, sadaka, hatm-i tehlil, Kur’an-ı kerim okumak, zikir, tavaf, hac, umre, evliyanın kabrini ziyaret ve ölüye kefen vermek gibi ibadet ve taatlerin sevabı diri veya ölü başkasına hediye edilebilir) deniyor. Faideli Bilgiler kitabında, Fetava-yi Hindiyye kitabından…

Devamını oku

İmanın varlığına alâmet

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Biri ölünce, (Biz Allah için yaratıldık, sonunda yine Allah’a döneceğiz) mealindeki (İnnâ lillah ve innâ ileyhi râci’ûn) âyet-i kerimesi okunur. Dünyaya Allah’ın rızasını kazanmak için geldik. Nefis ve şeytanı razı etmek için, keyif sürmek için, yani Allah’tan başka şeyler için gelmedik. Onun rızasını almayan mahvolur, yanar.…

Devamını oku

Allah’ı sorgulamak

Sual: İlahiyatçı sapık biri, (Tanrı’nın bana sormadan beni kısa boylu yaratması adalet midir?) diyor. Bu yanlış değil mi? CEVAP: Allahü teâlâ dileseydi onu, kedi, köpek, domuz olarak da yaratabilirdi. (Niye beni hayvan yarattın?) demeye hakkı olmazdı. Bakkaldan çay ve şekeri alırız, kimi onunla çay içer, kimi de helva yapar, yer.…

Devamını oku

Hasreti çekilen insan

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Müslümanın imanının parlaklığı, işlerindeki hassasiyetle ölçülür. Konuşurken, alışverişte veya başka bir iş yaparken rıza-i ilahi için mi, yoksa insanların takdirini kazanmak, nefsini tatmin etmek veya başkasına gösteriş için mi yapıyor? İmanının parlaklığı, işte o anda belli olur. (Allahü teâlâ, sizin şeklinize, işinize, gücünüze bakmaz, kalbinize…

Devamını oku

Unutursan, unutulursun

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İmam-ı Rabbânî hazretleri gibi büyük zatları tanımalı, sevmeli ve unutmamalı. Âhirette tanımak ve tanınmak çok önemlidir. Çok ağlayan bir talebeye hocası sebebini sorunca, (Efendim sizin yanınızda olursam mesele yok, ama âhirette ya unutursanız da kaybolursam? Benim hâlim ne olur?) der. Hocası, (Üzülme evladım, istikametini bozma,…

Devamını oku