Osmanlıca yakın tarih demek

İbni Makle İslam yazısını “Kufi”den “Nesih”e çevirdi. Türk hattatları bunu geliştirdi. Osmanlı devrinde en üstün seviyeye geldi. İslam harfleri kaldırılınca dinî eserler ve bilhassa “ilmihaller” okunamaz oldu. Genç nesiller iman, ibadet ve İslami bilgilerden mahrum kaldı. Daha doğrusu genç nesiller cahil oldu. “Cahilin dini yoktur” sözündeki gibi varılmak istenen hedef…

Devamını oku

Osmanlıca unutturuldu

“Dinini ve dilini unutan milletler yok olmaya mahkûmdur…” CHP, niyeti ne olursa olsun neticede milleti uçurumun kenarına getirmiştir. Meşhur İngiliz tarihçi Arnold J. Toynbee, A. Standy of History adlı eserinde diyor ki: “Türkler harf inkılabıyla kendi kaynaklarına el atmak hususunda yabancılardan farksız oldular… Günümüzde Hitler kendi düşüncelerine karşı olan ilmi…

Devamını oku

Osmanlıca zengin bir dildir

Çince çok zor bir dildir. Harf yoktur. Karakter vardır. Çinli bir insan 3 bin karakteri bilmeden okur-yazar olamaz. Yine Çinli bir insanın ilmi bir kitabı okuyabilmesi için 5 bin karakter bilmesi gerekir. Alfabe dinler, milletler, ırklar ve medeniyetler arasında en büyük bağdır. Rusya kendi alfabesini, Ermeni ve Gürcülerin alfabesini değiştirmedi.…

Devamını oku

Osmanlıca milletin şah damarıdır

CHP iktidarı 1923’ten sonra tek parti dikta rejiminde “Batılılaşmak” adına Türk bayrağı hariç her şeyi değiştirdi. Kazım Karabekir Paşa’nın İstiklal Harbi ile ilgili ve Mustafa Kemal ve İnönü devrinde yasaklanan ve İstanbul surlarında kamyonlar dolusu yakıldığı kitabında, Ankara Garı salonundaki toplantıya tesadüfen gittiğini ve toplantıda Mustafa Kemal, bakanlar ve üst…

Devamını oku

Osmanlıcanın kaldırılma sebebi

Erdoğan’a kadar devlet ile millet arasında bir duvar vardı. 1950’de Menderes bu duvarda çatlaklar meydana getirdi. İdam edilince bu çatlaklar tamir edildi. Özal Menderes’in yolunu takip etti. Zehirlendi. Böylece duvar yeniden inşa edildi. Erdoğan bu duvarı yıkmaya çalıştı. “Devlet milletin efendisi değil, hizmetkârıdır” stratejisi bazı güçleri çılgına çevirdi.Tanzimattan bu yana…

Devamını oku

Gümrük Birliği ve gerçekler

Mustafa Kemal’in vefatından sonra Fevzi Çakmak’ın TBMM’yi kuşatmasıyla İnönü cumhurbaşkanı seçildi. Kısa bir müddet sonra Bosnalı Müslümanlardan bir heyet Ankara’ya geldi. Tebrik edip bize sahip olun, sadece manevi destek verin, ricasında bulundular. İsmet İnönü’nün cevabı ise; “Biz laik ülkeyiz. Türkiye içinde ve Türkiye dışındaki Müslümanlarla ilgimiz yok. Bu konuda bir…

Devamını oku