Sana bir şey desem kızar mısın?
On yaşlarında iken ikinci üvey analığımın emriyle gece yarılarında ıssız ve tehlikeli yollardan Keban’a domates, yumurta gibi ürün götürüp satar, parasını da kuruş eksiltmeden analığımın eline sayardım. Bu arada dünyaya gelen üvey kardeşlerim, evde el bebek gül bebek büyürlerken “benim de annem olaydı da beni de bir kerecik öpüp koklayaydı”…