Kan beynime sıçramıştı!

O dönemler çok ciddi maddi sıkıntılar yaşamaktaydım. İster istemez bu sıkıntılar insanı olumsuz etkiliyor. Dağıttığım gazetelerin paralarını abonelerimden tahsil ettiğim bir gündü… Ne aklıma geldi bilmiyorum, birden elimi attığımda ne göreyim? İçinde araç ruhsatı, meslek kartım, ehliyetim, cep telefonunun bulunduğu mini el çantam yok! Zınk diye kalakaldım. Şaşkınlık ve endişe kapladı…

Devamını oku

Meğer sözlüm evimizdeymiş

Yüz hanelik köyün tek kat evleri, derenin güney yamaçlarına, seyrekçe kurulmuştu. Dere boyu sıralanan evlerin orta yerindeki evimize giden sokağın sağında Demirci Mevlüt Usta’nın dükkânı vardı. Eğreti kapısı aralıklıydı. Yerlerde atlara nal çakmaya yarayan çatalın ayaklarından birine bağlı ala köpek, yabancı kokusu aldığı için havlıyor, soğuk ve nemli küllerin üzerinde…

Devamını oku

Söyleyene değil, söyletene bak

O gün iş yerindeki hengâme ve sıcaklığın verdiği bıkkınlıkla durakta ilk gördüğüm otobüse atladım. Bunaltıcı havanın yerini klima etkisindeki hoş serinlik almıştı… Beynim uğulduyordu… Yorgunluk gibi de değildi… Dinledikçe hayret içinde kaldığım ve içinden çıkamadığım sorulara cevap arayışıydı… Bir zihin dağınıklığı yaşıyordum. Çok geçmeden uyku bastırdı. Uyumamalıydım… Uyursam kâbus görebilirdim……

Devamını oku

Hayat bir hayal imiş meğer

İnşaat malzemesi dükkânında küçük kardeş Tuğrul Bey ile konuşurken bir yandan da alacağımız malzemeler için dükkâna göz gezdiriyorduk. Böyle varlıklı insanlar böylesine ufacık ve genelde basit, ucuz ve kalitesiz malzemeler satan bir dükkâna kalmışlardı. Çok üzülmüştüm. Ama mademki ben eskiden onların yanında çalışıyordum. Mademki şimdi onlar ekonomik sıkıntı içindeydi… Öyleyse…

Devamını oku

Ben onu hiç tanımıyordum

Arabamı her günkü yerine park ettim. Dükkânımı açtım. İşimle ilgileniyorum. Aradan bir saat geçti. Bir iş için merkeze 50 km uzaklıktaki ilçeye gitmem lazım. Ne var ki arabamı parktan çıkartamıyorum. Sağına soluna park yapılmış. Sorumsuzca araç park edenlere sitemler ederek bakınırken yanımdan geçen bir dondurma servis arabasının şoförü seslendi: -Abi…

Devamını oku

Kol kırıldı yen içinde kalmadı

Bu hatıramı paylaşmak bile gücüme gidiyor. Çünkü ablamı yazacağım… Hani derler ya “Kol kırılır yen içinde kalır”… Ama ablamın ibretlik hayatında kırılan kol yen içinde kalmadı. Peki ben bunu niye anlatıyorum? En yakınlarına bile kibirlenenler, büyüklenenler var. Ablam da öyleydi… Aramızdan çıkmış ama zenginleştikte bizi küçümser olmuştu.  Hiç unutmam bir…

Devamını oku