“Feth-i mübîn” hakkında birkaç kelime…

Hatırlıyacağınız üzere, geçen haftaki 2 makalemizde, deryâdan katre (denizden damla) misâli, “Silsile-i Aliyye” denilen büyük âlim ve velîlerin otuz birincisi, ulemâ ve evliyânın büyüklerinden olan Seyyid Tâhâ-i Hakkârî’den [kuddise sirruh] bahsetmeye çalışmıştık. Hakkârî Valiliği ve Hakkârî Üniversitesi’nce müştereken tertiplenen uluslararası bir sempozyumla anılan Seyyid Tâhâ-i Hakkârî’nin, Doğu ve Güneydoğu Anadolumuz,…

Devamını oku

Çarşamba günü Mi’rac Kandilidir

5 Haziran 2013 [26 Receb 1434] Çarşamba günü inşâallah “Mi’râc Kandili”ni idrâkle şerefleneceğiz… Bilindiği gibi, Sevgili Peygamberimizin Mekke-i Mükerreme’deki Mescid-i Harâm ile, Kuds-i şerîf’teki Mescid-i Aksâ arasındaki seyâhatleri, geceleyin vukû bulduğu için, “gece yolculuğu yaptırılması” manasında bu olaya “İsrâ” denmiş, bu mübârek kelime, aynı olayı anlatan âyetle başlayan “İsrâ” sûresinin…

Devamını oku

Âlimlerin irşâdına olan ihtiyâcımız…

Büyük gönül sultânlarından, dünyâyı aydınlatan ışıklardan, ulemânın ve evliyânın büyüklerinden olan Seyyid Tâhâ-i Hakkârî [kuddise sirruh]’un, doğduğu, yaşadığı ve vefât ettiği yerde, yani memleketi olan Hakkârî’de, 23-25 Mayıs târihleri arasında, Hakkârî Vâlîliği ile Hakkârî Üniversitesi tarafından müştereken düzenlenen bir sempozyumla hâtırlanmasını, hem de “Uluslararası Tâhâ-i Hakkârî Sempozyumu” ile anılmasını büyük…

Devamını oku

Seyyid Tâhâ-i Hakkârî’nin yüksek ilmî şahsiyeti

Dünkü makâlemizde, kısaca, büyük âlim ve velî Seyyid Tâhâ hazretlerinden bahsettik. Bugün, konumuza birkaç kelime daha ilâve etmek istiyoruz… Evvelâ Seyyid Tâhâ-i Hakkârî, asîl ve temiz bir âileye mensûp olup yüksek bir “ilim ocağı”nda dünyâya gelmiştir: O, tâ çocukluğundan beri, büyüklük ve olgunluk hallerine sâhip, zekâ, isti’dâd, vakâr ve heybeti…

Devamını oku

Eğitimden maksat nedir?

Hazret-i Âdem’den i’tibâren gelmiş-geçmiş bulunan 6 “Ülü’l-azim” Peygamber, 313 “Resûl”, 124 binden ziyâde “Nebî”nin eğitimdeki hedefleri aynıdır. 100’ü suhuf, 4’ü büyük kitap olmak üzere, bu Peygamberlerden bazılarına gönderilen 104 kitaptaki hedef de, altını çizerek ifâde edelim ki, insanların dünyâda huzûr ve sükûn içerisinde yaşamaları, âhirette de ebedî saâdete kavuşmalarıdır.  Bütün…

Devamını oku

Îmândan sonra en kıymetli iş…

Makâlemizin başında ifâde edelim ki, Sevgili Peygamberimiz, Mekke-i mükerreme’de bıkmadan-usanmadan yaptığı devâmlı tebliğlerden sonra, Tâif’te de bir ay boyunca İslâmiyeti anlattığı hâlde, insanlar inanmayınca, hattâ kendisini ve yardımcısı Zeyd bin Hârise’yi (radıyallahü anh) taşlamaya kalkınca, o seferden üzüntülü bir şekilde dönerken, Cebrâîl aleyhisselâm gelip: “Yâ Resûlallah, Sen istersen, Allahü teâlâ,…

Devamını oku