“Osmanlı gitti, huzur bitti” -2-

Osmanlı Devleti ve sultanlarının davaları da, kendi tabirleri ile “Nizâm-ı âlem” üzerinde toplanıyordu. Bu büyük devletin hikmet-i vücudu [varlık sebebi] ve cihâdı da, bu millî, İslâmî ve insanî esaslara bağlı bulunan bir cihan hâkimiyeti düşüncesine dayanıyordu. Bu düşünce, Osmanlılar ile gerçekten Türk-İslâm târihinde en yüksek derecesini bulmuş ve müstesna bir…

Devamını oku

“Osmanlı gitti, huzur bitti” -1-

Osmanlılar zamanında Mekke-i Mükerreme müftüsü ve reisül uleması olan Ahmed bin Seyyid Zeyni Dahlan (rahmetullahi aleyh-vefat 1886) El- Futuhat-ül- İslamiyye kitabının ikinci cüzünde “Ed-Devletül Osmaniyye” başlığı altında şöyle der: (Âlimler şu hususta ittifak etmişlerdir: İslam Devletleri tarihine vâkıf olan bir kimse kesin olarak şunu bilir ki; Osmanlı Devleti, Hulefa-i raşidin devrinden sonra İslam…

Devamını oku

Mevlânâ Celaleddîn-i Rûmi hazretlerinden hikmetler…

İslam âlimlerinin, evliyanın menkıbelerini, güzel hallerini, sözlerini ve nasihatlerini okumak, dinlemek ve öğrenmek insanın kalbini yumuşatır, ihlasını arttırır, kalbi kuvvetlendirir, ahlakı güzelleştirir, hep hayırlı işlere sevk eder, kötülüklerden uzaklaştırır, bela ve musibetler karşısında sabırlı ve metanetli olmasını sağlar. Bu sebeple bugün sizlerle Mevlânâ Celaleddîn-i Rûmi hazretlerinin bir nasihatini paylaşmak istiyoruz:…

Devamını oku

Sıkıntının reçetesi sabırdır…

İmam-ı Rabbani Ahmed Farukî Serhendî müceddid-i elf-i sani hazretleri buyuruyorlar ki: “Her gün insanın karşılaştığı her şey, Allahü teâlânın dilemesi ve yaratması ile var olmaktadır. Bunun için, iradelerimizi O’nun iradesine uydurmalıyız! Karşılaştığımız her şeyi, aradığımız şeyler olarak görmeliyiz ve bunlara kavuştuğumuz için sevinmeliyiz! Kulluk böyle olur. Kul isek, böyle olmalıyız! Böyle…

Devamını oku

Resulullahın güzel ahlakı -3-

Mekke’de Rügâne isminde meşhur bir pehlivan vardı. Resûlullah ile şehir hâricinde, karşılaştı. “Ya Rügâne! Niçin Müslüman olmuyorsun?” buyurdu. “Peygamber olduğuna bir şâhidin var mı?” dedi. “Seninle güreş edelim. Sırtın yere gelirse, iman eder misin?” buyurdu. “Evet, iman ederim” dedi. Daha, başlangıçta, Rügâne’nin sırtı yere gelince, şaşkına döndü. “Bir yanlışlık oldu,…

Devamını oku

Resulullahın güzel ahlakı -2-

Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” dostundan ve düşmanından gördüğü zararları, eziyetleri affederdi. Hiçbirine karşılık vermezdi. Uhud gazâsında kâfirler mübarek yanağını kanatıp, mübarek dişlerine zarar verdikleri zaman, bunu yapanlar için, (Ya Rabbi! Bunları affet! Cahilliklerine bağışla) diye dua buyurmuştu. Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” diyor ki: “Bir gazâda, kâfirlerin yok olması için dua…

Devamını oku